"tehdit eder" - Translation from Turkish to Arabic

    • تهدد
        
    • يهدد
        
    • بتهديد
        
    Ama her ne kadar tarih boyunca, aldatma her zaman acı verici idi ise de, günümüzde genellikle travmatik, çünkü benlik algımızı tehdit eder. TED وعبر التاريخ الخيانة كانت دائما مؤلمة واليوم غالبا ما تكون صادمة لأنها تهدد أحساسنا بذواتنا
    Bu sistem güneye kayarsa tüm Doğu sahilini tehdit eder. Open Subtitles انظر، انه يتحرك الى الجنوب هذه العواصف سوف تهدد جميع السواحل
    Ana Confessor olarak adaletin en yüksek kademelerini kullanmaya yemin ettim. Vatan hainliği adaleti tehdit eder. Open Subtitles أقسم على تنفيذ معايير العادلة جريمة الخيانة ، تهدد العدالة نفسها.
    Bu sistem güneye kayarsa tüm Doğu sahilini tehdit eder. Open Subtitles إذا تحركت هذه الحالة الجوية جنوبا فسوف يهدد ذلك كل الساحل الشرقى
    Çünkü, akıl hastanesinde olan bir kızının olması onun dikkatlice korunan imajını tehdit eder. Open Subtitles فيعود ذلك إلى أن وجود ابنة في مشفى الأمراض العقلية فإنه أمر يهدد صورتها الاجتماعية المحفوظة
    Bugün kızkardeşini tehdit etmiş, yarın annesini tehdit eder belki Rahul'u öldürür. Open Subtitles . اليوم قام بتهديد أخته ، فربما غداً يقوم بضرب أمه . و ربما يقتل "راهول" أيضاً
    Artık Amerikan ordusu, beraberindeki savaş gemileriyle Okinawa'yı tehdit eder olmuştu. Open Subtitles الأن يقوم جيش أمريكى مدعوم بأسطول (هائل من السفن الحربية بتهديد (أوكيناوا
    Ayini bölmek onun hayatını sona erdirir ve çevresindeki insanların hayatını da tehdit eder. Open Subtitles مقاطعة المراسم قد تكلفه حياته .. و تهدد من حوله
    Nasıl bir erkek, bir kadını silahla tehdit eder ki? Open Subtitles هل هذه رجولة أن تهدد سيدة بمسدس؟
    Yapma, ayda bir kez taşınmakla tehdit eder. Open Subtitles رجاءا انها تهدد بالانتقال مرة كل شهر
    Devamlı kaçıp gitmekle tehdit eder. Open Subtitles انها دوماً تهدد بالرحيل
    Çünkü duygularını kontrol edemiyor. Bunu halka anlatmakla tehdit eder. Open Subtitles -لأنها لا تستطيع أن تسيطر على عواطفها , تهدد بالذهاب للعامة بذلك .
    Nasıl bir hediye ailemi tehdit eder? Open Subtitles أي نعمة تهدد عائلتي ؟
    Bir adam senin hayatını tehdit eder ve sen de onu durdurmak zorunda isen, ne yapardın? Open Subtitles رجل يهدد حياتك ... وانت لديك الوسائل لتوقفه ماذا تفعل ؟
    Sendika her zaman tehdit eder müfettiş. Open Subtitles الاتحاد دائما يهدد العمل، المفتش.
    Nasıl bir canavar bir insanın kedisini tehdit eder ki? Open Subtitles أي نوع من الوحش يهدد القط الرجل؟
    Sevginin Akışını tehdit eder. TED وهو يهدد تدفق الحب.
    Bunu yaparsam davayı almamamı söyler ve Margot'u tehdit eder, Margot da onu öldürmeye çalışır. Open Subtitles إذا فعلت ذلك, سوف يخبرني ألا أستلم هذه القضية, (سوف يقوم بتهديد (مارغوت, وستحاول هي قتله.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more