"tehdit ettim" - Translation from Turkish to Arabic

    • هددته
        
    • هددت
        
    • هدّدتُ
        
    • هددتك
        
    • أهدد
        
    • هدّدته
        
    • وهددت
        
    • هددتها
        
    • هددتهم
        
    • هددتُ
        
    • هدّدت
        
    kasılmaya başladı,heyecanlandı evini aramak için arama izni çıkarmakla tehdit ettim. Open Subtitles انكر كل شيء، اصبح عصبيا هددته باستخراج امر تفتيش لبيته
    Hakkında bildiğim utanç verici bir sırrı herkese anlatmakla tehdit ettim onu. Open Subtitles لقد هددته أن أخبر الجميع سرّه المخجل الذي أعرفه عنه
    Onu öldürmekle tehdit ettim, ama hiç, nasıl demeli, uygun bir şekilde tanıştırılmadık. Open Subtitles أم.. لقد هددت بقتله.. لكن لم نكن ابدا, مثلما تقول, متعارفين بشكل لائق
    Onu mahvedeceğime dair tehdit ettim, fiziksel bir zararı kast etmedim. Open Subtitles والتي وجدناها متعرضة للنهب هددت بتدميرها لا إلحاق الأذى بها جسمانياً
    Kitabı tamamlarsa teslim olacağımı söyleyip tehdit ettim. Open Subtitles هدّدتُ بتسليم نفسي إذا واصلت العمل على نشر الكتاب.
    Tweet atma diye seni tehdit ettim ama sen tarih hocanız Bay Michaels eşcinsel mi diye tweet attın. Open Subtitles أنا هددتك ألا تُسَقسِقى وأنتى لم تُسَقسِقى حول ما إذا كان السيد مايكلز مدرسك للتاريخ ..
    Aslında, Ben babanı tehdit ettim. Open Subtitles في الحقيقة , أنا كنت أهدد والدك
    Aslında, dilini kesip, Müdüre bizzat göndermekle tehdit ettim. Open Subtitles هدّدته بقطع لسانه و تسليمه للمدير شخصيّاً
    Geçen hafta... onu terk etmekle tehdit ettim, o da beni bulacağını ve öldüreceğini söyledi. Open Subtitles الأسبوع الفائت هددته بالرحيل، وأخبرني بأنّه سيجدني ويقتلني
    Senin yaptığın gibi nezaketle ilgili bir konuşma yapmakla tehdit ettim ama işe yaramadı. Open Subtitles لقد هددته بأعطاه الخطاب ولكن لم يفلح ذلك
    Tiksindim, polise gitmeyi tehdit ettim. Open Subtitles شعرت بالإشمئزاز ، هددته بالذهاب إلى الشرطة
    Onu şömineye atmakla tehdit ettim,... ve bir anda canlanıverdi. Open Subtitles ... هددته أن أرميه في الموقد عندما فوجئت إنه على قيد الحياة...
    Konuştum, iltifat ettim, yalvardım, tehdit ettim, her şeyi denedim. Open Subtitles تحدثت، هادنت، ناديت و هددت لقد جربت كل شيء
    Tüm hastalarını aldım ve ona çağrı bırakmasınlar diye tüm asistanlarını ölümle tehdit ettim. Open Subtitles و لقد هددت كل متدربوه بالقتل إن ناداه أحد على جهازه.
    Hayır, hayır. Göçmelik Bürosuna dönmesi için tehdit ettim. Open Subtitles لا، لا، لا هددت بتسليمها إلى دائرة الهجرة والتجنيس
    Ama yeğenimin Bar Mitzvah* törenine Tommy Hilfiger* giyip geldiği için asistanımı da öldürmekle tehdit ettim. Open Subtitles كما هدّدتُ بقتل مساعدي عندما ألبس موديل (تومي هيلفيغر) لابنتي في حفلة بلوغها.
    Tamam, S.P.I.'yı ben tehdit ettim. Open Subtitles حسناً، إذن أنا هدّدتُ "س. ب. م"
    Elbette yaparsın. Güven fonunu çekmekle seni tehdit ettim ve şimdi de bana yağcılık yapıyorsun. Open Subtitles بالفعل ستقومين بذلك، فلقد هددتك بحرمـانك من المـال
    Çok kolay oldu. Liv'i tehdit ettim ve sen de onu kurtarmak için ne gerekiyorsa yaptın. Open Subtitles متوقع للغاية، أهدد (ليف)، فتفعلين أيّ شيء لإنقاذها.
    Dün gece, Branson'ı yatağa kelepçeleyip makasla hadım etmekle tehdit ettim ve otel odasında öylece bıraktım. Open Subtitles إذن، ليلة البارحة، قمتُ بتقييد( برانسون)بسرير.. هدّدته إن أقوم بإخصاءه بإستخدام مقص، ثم تركته مُقيّداً في غرفة فندق.
    Sizi ilk gördüğümde, öfkemin beni yönetmesine izin verdim, ve hayatınızı tehdit ettim. Open Subtitles عندما رأيتكَ، تركت غضبي يسيطر علي، وهددت حياتكَ
    Birkaç ay önce kalbi tekledi bu yüzden onu tüple beslemekle tehdit ettim dün. Open Subtitles قلبها اصبح ضعيفاً مرة واحدة منذ اشهر قليلة وبسبب هذا قد هددتها باطعامها بالقوة عن طريق انبوب
    Onları tehdit ettim. Evet, sanırım güvendeyiz. Open Subtitles لقد هددتهم نعم، أظننا في أمان
    Hayır berbat geçti, onu kaçmakla tehdit ettim. Open Subtitles .كلّا, لقد جرى بشكلٍ مُريع, ولقد هددتُ بالهروب
    Sadece... ..tehdit ettim, o kadar. Open Subtitles بل تقريباً هدّدت بذلك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more