"tehdittir" - Translation from Turkish to Arabic

    • تهديد
        
    • تهديدا
        
    • تهديداً
        
    • تهديدٌ
        
    Bence kötü PowerPoint sunumları küresel ekonomiye ciddi bir tehdittir. TED انا اعتقد ان عروض الباوربوينت السيئه هي تهديد جدي للأقتصاد العالمي.
    Afrika'da karşı karşı olduğumuz durum ise, İnsan onur ve eşitliğine bir tehdittir. TED وما نواجهه في افريقيا هو تهديد غير مسبوق للكرامة الانسانية و المساواة.
    Yangın gemi için ciddi bir tehdittir. Open Subtitles الحريق ، تهديد خطير لأمن الغواصة أين كان هو ؟
    Bu toplumumuz için bir tehdittir ve buna izin vermemiz mümkün değildir. Open Subtitles ،وهذا يشكل تهديدا لأمننا ولا يمكننا السماح بذلك
    Diğer insanlar için soğuk ölümcül bir tehdittir ve burada tarihin dramatik anlarından birini kaydetmiştir. Open Subtitles للبشر الآخرين، البرد يشكّل تهديدا فتاكا سجّل بشكل مثير في صور لعصرآخر.
    Varoluşçu risk türümüzün uzun vadeli potansiyelne veya insanın hayatta kalma savaşına bir tehdittir. TED الخطر الوجودي يشكّلُ تهديداً للبقاء البشري أو لاحتمال بقاء الجنس البشري طويل المدى
    Çapulcu erkek Aslanlar sürekli bir tehdittir. Open Subtitles ذكور الأسود المنافِسة المُغيرة تهديدٌ مستمرّ
    Seni öldürmeye çalışıyorsa, o bir tehdittir. Open Subtitles ،يجري الأمر هكذا إذا كان يحاول قتلك، فهو تهديد
    Bizim içsel tutkularımızı açığa vurduğu için müzik potansiyel olarak daima bir tehdittir. Open Subtitles فبقدر ما هي قادرة على تجسيد شغفنا الداخلي دائماً ما تحمل الموسيقى إمكانية أن تتحول إلى تهديد
    Birisinin bizim yerimizi bulmuş olması ise bir tehdittir. Open Subtitles إحتمال أنّ شخص ما قد يكون مسح موقعَنا , وهذا يمثل تهديد.
    Annenin propagandalarının aksine, Ashley, kontrol etmediğimiz her anormal bir tehdittir. Open Subtitles كل طفرة لا نستطيع السيطرة عليها هي تهديد بالخطر يا آشلي بالرّغم من منظمة والدتك
    Bunu söylemek beni üzüyor, fakat Ölüm Gözcüsü son derece ciddi bir tehdittir. Open Subtitles يحزنني ان اقول لكن حارس الموت الان ذو اهمية , تهديد مميت
    İspanya'da olan şey bizim demokrasimize de bir tehdittir. Open Subtitles ما يحدث في اسبانيا هو تهديد لدمقراطيتنا ايضاً
    Dr. King'in de bir zamanlar dediği gibi... "... bir yerde yapılan haksızlık her yerdeki adalete bir tehdittir... Open Subtitles الظلم في أي مكان هو تهديد للعدالة في كل مكان
    Yasa dışı silah bulundurma, tehdittir. Open Subtitles الحيازة الغير المشروعة للأسلحة تعتبر تهديد
    En zeki insandan 100 bin kat daha hızlı düşünebilen bir süper bilgisayar otomatik olarak potansiyel bir tehdittir. Open Subtitles كمبيوتر عملاق بإمكانه التفكير أسرع بـ100,000 مرة من أذكى بشريّ لهو بشكل بديهيّ تهديد محتمل.
    Dostum,böyle yapma,adamım, Köpekbalıkları gerçek bir tehdittir. Open Subtitles ياصاح, مهما يكن القرش يعتبر تهديدا حقيقيا
    Onlara hiçbir zararı yoktur ama erkekler için çok büyük bir tehdittir. Open Subtitles إنّه لا يضرهم في أي حال لكنها تشكل تهديدا عميقاً للفتيان
    Halka karışmanın önündeki her tehdit bize yönelmiş bir tehdittir. Open Subtitles أي تهديد للحركة التيارية... يعد تهديدا لنا
    Onu eğitmek için milyonlarca dolar harcandı, ve aslına bakarsanız, böylece eğitilmiş bir yunus sivillere tehdittir. Open Subtitles تم إنفاق ملايين الدولارات على تدريبها وبصراحة, دلفيناً مدرباً مثلها تشكل تهديداً على المدنيين
    Özür dilemek, duygularını yönetmekte zorluk yaşayan biriysen, ...kendi kimliğin ve itibarın için büyük bir tehdittir. Open Subtitles حسناً الإعتذار يمثل تهديداً كبيراً على الهوية و إحترام الذات إذا كان من الأشخاص الذين يناضلون من أجل التحكم في العواطف القوية
    Fakat hiçbir kılık değiştirme tamamıyla etkili değil ve dil balıkları ısrarcı bir tehdittir, daima yenilebilir bir dokunaç için gözetleme yapar. Open Subtitles لكن لا يوجد تنكّر كامل والسمك المفلطح تهديدٌ دائم يترقّب اللوامس الشهية دائمًا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more