"tehlikeye atarsın" - Translation from Turkish to Arabic

• للخطر

Ayrıca, iş arkadaşlarının hayatını tehlikeye atarsın dediler.
فضلا عن ذلك، فأنت ستعرض حياة الزملاء الآخرين للخطر

Bu adamı almakla, hepimizi tehlikeye atarsın.
اذا اخذنا هذا الرجل سوف نتعرض جميعا للخطر

Başkan Yardımcısını ve stadyumdaki herkesi tehlikeye atarsın.
انك ستعرض نائب الرئيس و كل من بالصالة للخطر.

Korkunu veya endişeni gösterirsen, görevi tehlikeye atarsın, ...onların yerine başka bir duygu koyamazsın.
يعرض المهمة للخطر تقوم بإستبدال ذلك بإحساس آخر لن يفعل ذلك

Eğer söylemezsen o kadını ve küçük çocuğu tehlikeye atarsın.
ولكن إذا امتنعت، فستعرّض الفتاة وابنها الصغير للخطر

Eğer 82 tane çocuğu bilerek öldürdüğümüzü dünyaya söylersen, çalışmakta olan bütün ajanları tehlikeye atarsın.
لأن إخبار العالم أنّنا قتلنا 82 طفلاً عمداً، سيعرض كل واحد من ضباطك في الميدان للخطر.

Eğer bu kanuna uymazsan, tüm Wesenları tehlikeye atarsın.
أعني لو كسرتَ القانون، فأنت تعرض المخلوقات بأكملها للخطر.

Ama eşelemeye devam edersen, kendini tehlikeye atarsın.
ولكن إن إستمريتِ بالبحث ستعرضين نفسكِ للخطر

- O zaman sevdiğin insanları tehlikeye atarsın ve acın asla dinmez.
لا يمكنني فعل ذلك إذا ستعرضين الذين تهتمين لأمرهم للخطر والألم لنْ يزول أبداً

Plandan şaşarsan oğlunu tehlikeye atarsın demiştik.
حذرناك مسبقا أن ابنك سيكون معرضا للخطر إن انحرفت عن مسار الخطة

Bunlardan birini yaparsan, kendi payını tehlikeye atarsın.
‫إذا فعلت أيّ من هذا، سوف ‫تعرض حصتك للخطر.

Çocuğun daha bugün geldi onu koruyacak olan kurtlar sayesinde güvenliği daha iyi durumda dediğini yaparsan bu müttefikliği tehlikeye atarsın.
-طفلتك وصلت هنا اليوم . تأمينها سيغدو أقوى مع أولئك المذؤوبين الذين سيحمونها وإنّك لن تعرّض هذا التحالف للخطر.

Eğer vermezsen tüm mürettebatı tehlikeye atarsın. İşimiz bu.
اذا لم تفعل سوف تعرض الطاقم كله للخطر .

onların da hayatlarını tehlikeye atarsın.
سوف فقط تعرضين حياتهم للخطر