"tek çözüm" - Translation from Turkish to Arabic

    • الحل الوحيد
        
    • هو الجواب الصحيح
        
    • هي الطريقة الوحيدة
        
    • الحلّ الوحيد
        
    Şimdi, yeni iş karmaşıklığı karşısında, tek çözüm, rapor veren çizgilerle beraber kutular çizmek değil. TED الآن، في مواجهة التعقيد الجديد للأعمال التجارية، إن الحل الوحيد ليس في رسم جداول مع سطور الإبلاغ.
    Jenny anlıyor ki tek çözüm, çürük dişleri çekmek. TED أدرك جيني أن الحل الوحيد هو اقتلاع الضرس السيء
    Deliği kapatmak için, önceleri tek çözüm cerrahi müdahaleydi. TED لإغلاق الثقب، كان الحل الوحيد هوعملية جراحية كبرى.
    Sanırım benim için tek çözüm onları ateş etmek için kışkırtmak. Open Subtitles اظن ان الحل الوحيد هو ان اضطرهما على ان يطلقا النار اولا
    tek çözüm bu. Open Subtitles هذا هو الجواب الصحيح
    Peki Suriyelileri yolundan çevirmek için tek çözüm savaş mı? Open Subtitles وهل الحرب هي الطريقة الوحيدة لإيقاف السوريين عما يفعلونه؟
    Ve sadece tek çözüm olduğu için değil; ama en iyisi olduğu için. Open Subtitles ليس لانه الحل الوحيد بل لانه الحل الافضل
    tek çözüm buysa insanoğlu bir durup, adaletin anlamını sorgulamalıdır. Open Subtitles إذا كان هذا هو الحل الوحيد , البشرية يجب أن تتوقف و السؤال المعنى الكلي للعدالة.
    tek çözüm bir kez ve herkes için, size ait olan dünya bulmaktır. Open Subtitles الحل الوحيد هو أن تعرف أي العالمين . تنتمي إليه ، واحد فقط للأبد
    tek çözüm, doğrudan oluşturacağım politik bir güç yaratmaktır. Open Subtitles الحل الوحيد هو إنشاء قو سياسية أكون انا على رأسها
    Web siteden çıkarmak zorunda kalacaksınız. tek çözüm bu. Open Subtitles عليك أن تعيدها من الشبكة المعلوماتيه هذا هو الحل الوحيد
    Eğer ikiniz de elbiseyi bırakmaktan vazgeçmezseniz, tek çözüm bu. Çok basit. Open Subtitles انه الحل الوحيد لو أن أحدكما ستترك الرداء
    Buna rağmen, okul müdürü ve yönetim kuruluyla görüşmem sonucu, bu soruna bulabildiğimiz tek çözüm okuldan ihraç edilmen oldu. Open Subtitles وايضا , بعد الحديث الى مدير المدرسة والامناء الحل الوحيد الذي ممكن ان نفعله هو طردك من المدرسة
    Bence tek çözüm uzağa taşınmak. O evden ve okuldaki çevresinden uzaklaşmalı. Open Subtitles أعتقد أن الحل الوحيد هو الإبتعاد عن ذلك المنزل وتلك المدرسة
    tek çözüm, sen bu işi bitirene kadar onunla kalmam! Open Subtitles ما هـو؟ الحل الوحيد أن أبقى معه حتى تنتهي
    tek çözüm ince havadan geçerek taze ve temiz çimenlere düşmesini sağlayacak kadar hızlı ve güçlü olmak. Open Subtitles يكمن الحل الوحيد بالإنطلاق بسرعة كافية للمضي عبر الهواء الكثيف صوب العشب النضر النظيف.
    Bence adil olan tek çözüm bunun rövanşını yapmaktır. Open Subtitles أعتقد أن الحل الوحيد العادل إجراء إعادة للمسابقة
    Onu bu kadar severken tek çözüm yolu bu. Open Subtitles وسوف احبها الى الأبد , هذا هو الحل الوحيد
    Bildiğimiz çok şey var. Benim görebildiğim tek çözüm yolu insanları eğitmeye çabalamak. Open Subtitles بالنسبة لي الحل الوحيد هو محاولة تعليم الناس
    Fakat efendi Hiccup, tek çözüm bu olamaz! Open Subtitles لكن, سيد هيكاب هذا لا يمكن أن يكون الحل الوحيد
    tek çözüm bu. Open Subtitles هذا هو الجواب الصحيح
    tek çözüm budur. Open Subtitles هذه هي الطريقة الوحيدة لمعالجة الأمر
    Beni etkisiz hale getirmek tek çözüm. Open Subtitles تعطيل عملي هو الحلّ الوحيد القابل للتطبيق.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more