Doğrudan doğruya Roma'nın üzerine yürüyüp... bu savaşı mümkün olan tek şekilde bitirmekten başka çaremiz yok: | Open Subtitles | ليس لدينا إختيار سوى الهجوم على روما نفسها و ننهي هذه الحرب بالطريقة الوحيدة التي يمكن أن تنتهي بها |
Bir olaya girdim ve bildiğim tek şekilde tepki verdim. | Open Subtitles | لقد وضعت بموقف حيث تصرفت بالطريقة الوحيدة التي أعرفها |
Yaptıklarımın cezasını çekmekte her zaman kötü oldum, o yüzden bildiğim tek şekilde başa çıktım ben de. | Open Subtitles | كنت فظيعًا دومًا في مواجهة الموسيقى فتعاملت معها بالطريقة الوحيدة التي أعرفها |
- Yapabileceğim tek şekilde özür dileyeceğim ondan... | Open Subtitles | ... أنا ذاهبة للاعتذار لها بالطريقة الوحيدة التي استطيعها |
Yapabileceğim tek şekilde. | Open Subtitles | بالطريقة الوحيدة التي اسطيع |