Millet Tek diyebileceğim, Hadi Rock! | Open Subtitles | كلّ ما يمكنني قوله هيا بنا نعزف الروك |
Tek diyebileceğim bu. | Open Subtitles | هذا كلّ ما يمكنني قوله |
Tek diyebileceğim bu geceki fiyaskonun ardından, düğündeki oturma planını yeni baştan düzenlemem gerekecek. | Open Subtitles | كل ما يمكنني قوله هو أنه بعد مهزلة اليوم.. فسيجب أن أفكر مجدداً في خطة الزفاف.. |
Tek diyebileceğim şu ki; sana o kadar düşkün olmayabilir çünkü bir kez bile çalmadı. | Open Subtitles | كل ما يمكنني قوله أنها ليست بتلك المغرمة لأنها لم ترد لك و لو واحدة |
Tek diyebileceğim bunu işyerimde giyemeyeceğim. | Open Subtitles | ماعدا لا استطيع لبس هذا اثناء العمل |
Tek diyebileceğim, elimizden geleni yapacağız. | Open Subtitles | كل ما أستطيع قوله هو... سوف نبذل قصارى جهدنا. |
Tek diyebileceğim, dönüşünün ilk gününü böyle planlamamıştım. | Open Subtitles | كل ما يمكنني قوله هذا ليس كما . خطّطت من أجل عودتك اليوم الأول |
Tek diyebileceğim, bir şekilde alınmayı başarmış. | Open Subtitles | كل ما يمكنني قوله هو أن ذلك جعلها تشعر بالإهانة. |
- Tek diyebileceğim bu "Teşekkür ederim" | Open Subtitles | كل ما يمكنني قوله هو شكراً لكم |
Tek diyebileceğim şu ki özür dilerim. | Open Subtitles | كل ما يمكنني قوله هو, أنا آسف, وأيضاً. |
Tek diyebileceğim uzmanlarımız bu maddenin paha biçilemez potansiyelde olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | أقصد، أنا لست بعالم كل ما يمكنني قوله بأن عقول أكثر إحتيالاً من عقولنا أخبروني بان هذه المادة من المحتمل أن تكون لا تقدر بثمن |
Tek diyebileceğim bunu işyerimde giyemeyeceğim. | Open Subtitles | ماعدا لا استطيع لبس هذا اثناء العمل |
Tek diyebileceğim "bol şanslar". | Open Subtitles | ) كل ما أستطيع قوله هو حظاً موفقاً |
Tek diyebileceğim "bol şanslar". | Open Subtitles | ) كل ما أستطيع قوله هو حظاً موفقاً |