| Tek istediğimiz bu lanet olası ülkeden çıkmak! | Open Subtitles | كل ما نريده هو أن نخرج من هذا البلد اللعين |
| Sizden Tek istediğimiz bu fotoğrafı adamlarınıza dağıtmanız. | Open Subtitles | كل ما نريده هو توزيع هذه الصـور على رجالك |
| Sayın Hâkim, Tek istediğimiz, bize karşı adaletli davrandığınızı gösterecek bir uzlaşma noktası. | Open Subtitles | الكثير من الألعاب النارية هنا سيدي القاضي كل ما نطلبه هو حل وسط |
| Öğrencilerimizden Tek istediğimiz sınavlarının tutarını karşılamak. Sınav başı 100 dolar. | TED | كل ما نطلبه من طلابنا هو تغطية تكلفة اختباراتهم 100دولار لكل امتحان. |
| Tek istediğimiz eve gitmek. | Open Subtitles | إن نودُّ إلّا العودة لديارنا. |
| Tek istediğimiz şu muşambanın altındakiler. | Open Subtitles | نريد فقط ما هو أسفل غطاء العربة |
| Tek istediğimiz, pilotun geri gelmesi. Böylece, onu ailesinin yanına gönderebiliriz. | Open Subtitles | كل ما نريده هو استرجاع طيارنا حتى نعيده لعائلته |
| Hayır, Tek istediğimiz bunun tekrarlanmasını engellemek. | Open Subtitles | لا، كل ما نريده هو إيقاف حدوث هذا مجدداً |
| O adamlar arkadaşımızı kaçırdı. Tek istediğimiz konuşup, bir ortak yol bulmak. | Open Subtitles | الرجال الذين كانوا معك أخذوا صديقنا، كل ما نريده هو التحدث إليهم، لنرى إن كان بوسعنا الاتفاق. |
| Tek istediğimiz oğlunuzu bulmak ve onu kendisi teslim olması için ikna etmek. | Open Subtitles | كل ما نريده هو العثور على أبنك و أقناعه بتسليم نفسه هذا كل شئ |
| Dediğim gibi Tek istediğimiz adalet. | Open Subtitles | كما قلت كل ما نريده هو العدالة |
| Tek istediğimiz gelip bir bakman ve iyice düşünmen. | Open Subtitles | كل ما نطلبه هو قدومك و ألقاء نظره على المكان |
| Tek istediğimiz birşeyleri değiştirmemiz için bir şans. | Open Subtitles | كل ما نطلبه هو أن تقدمي لنا فرصة لإحداث تغيير. |
| Tek istediğimiz huzur içinde yaşamak ve inançlarımızı yerine getirebilmek. | Open Subtitles | كل ما نطلبه هو أن نعيش بسلام ونؤمن بمعتقداتنا. |
| Senden Tek istediğimiz bizi oraya geçirecek olan ... geçidi açan annenin kutusunu ödünç almak. | Open Subtitles | كل ما نطلبه منك هو إستعارة صندوق والدتك حتى نستطيع خلق نفق زمني للذهاب هناك. |
| Tek istediğimiz eve gitmek. | Open Subtitles | إن نودُّ إلّا العودة لديارنا. |
| Tek istediğimiz eve gitmek. | Open Subtitles | إن نودُّ إلّا العودة لديارنا. |
| Tek istediğimiz kız arkadaşını tedavi etmek, tamam mı? | Open Subtitles | نريد فقط أن نعتني بحبيبتك ، حسناً؟ |
| Tek istediğimiz bizi gündemden haberdar etmen sadece. | Open Subtitles | نود فقط ان تبقينا على إطلاع |
| Tek istediğimiz kendimize ait küçük bir yer. Bizim olsun yeter. | Open Subtitles | نحن فقط نريد شيئاً صغيراً ملكنا ذلك كلّ ما فى الأمــر |
| Tek istediğimiz şey virüs. | Open Subtitles | الفيروس هو كل ما نريده |
| Tek istediğimiz o defter ve çocuk. Anlıyor musun? | Open Subtitles | كل مانريده هو الكتاب والولد, هل تفهمين؟ |
| Kör talih. Tek istediğimiz Donna. | Open Subtitles | حسناً، لا نحتاج سوى دونا |
| Tek istediğimiz ailemizi öldüren orospu çocuğunu bulmak. | Open Subtitles | إسمع، إننا لا نريد سوى العثور على إبن السافلة هذا... الذي قتل والدينا. |