"tek kişi ben değilim" - Translation from Turkish to Arabic

    • أنني لست الوحيد الذي
        
    • أنا لست الوحيدة
        
    • أنا لست الوحيد
        
    • لستُ الوحيدة التي
        
    • لست الوحيدة التي
        
    • انا لست الشخص الوحيد الذي
        
    • أنا لست الشخص الوحيد
        
    • وأنا لست الوحيد
        
    • لستُ الوحيد القادر
        
    • لست الوحيد الذي يجب
        
    • لست الوحيدة التى
        
    • أنا لستُ الوحيد
        
    • انني لست الوحيد
        
    • انا لست الوحيد
        
    • بأنني لست الوحيد الذي
        
    Görünen o ki konuşman gereken tek kişi ben değilim. Open Subtitles حسناً، يبدو أنني لست الوحيد الذي عليك محادثته
    Onu gören tek kişi ben değilim, Şerif ! O yüzden deli de değilim. Open Subtitles أنا لست الوحيدة التى رأته أيها الشريف لذا أنا أعرف أننى لست مجنونة
    Ayrıca, burada dürüst olmayan tek kişi ben değilim. Open Subtitles أنا لست الوحيد هنا الذي لم يكن نزيها تماما
    Şunu öne süren tek kişi ben değilim; ülkede ekonomik olarak en çok sıkıntı yaşayan, insanların hayatlarının anlamı konusunda oldukça kimsesiz hissettiği bölgeler aynı zamanda opioidlerin harap ettiği toplulukların bulunduğu bölgelerdir. TED لستُ الوحيدة التي تشير إلى أن المناطق في البلاد الأكثر تضررًا من الناحية الاقتصادية هي المناطق حيث يشعرُ الناس أنهم أكثر بؤسًا فيما يتعلق بمعنى حياتهم هي المناطق أيضًا حيث هناك معظم المجتمعات التي دمرتها المواد الأفيونية.
    Babamın saklamak istediği tek kişi ben değilim anlaşılan. Open Subtitles أعتقد أنني لست الوحيدة التي لا يخبرها أبي عن بعض الأمور
    Özür dilemen gereken tek kişi ben değilim. Open Subtitles انا لست الشخص الوحيد الذي يحتاج الى الاعتذار
    Bu evde nefret etmesi için sebebi olan tek kişi ben değilim. Open Subtitles أنا لست الشخص الوحيد في هذا المنزل الذي كانت تكرهه لسبب ما
    Burada sihir yapan tek kişi ben değilim. Open Subtitles يبدو أنني لست الوحيد الذي يمكنه ممارسة السحر.
    Kötü bir gün geçiren tek kişi ben değilim sanırım. Open Subtitles -أعتقد أنني لست الوحيد الذي يحظ بيوم سيئ
    Burada iyi şeylerden anlayan tek kişi ben değilim. Open Subtitles أنا لست الوحيدة هنا التي تعجبها الأشياء الجميلة
    Annesi etrafta olunca gerilen tek kişi ben değilim. Open Subtitles أنا لست الوحيدة التي تتوتر عندما تكون والدتها هنا
    Nikotinle teması olan tek kişi ben değilim. Open Subtitles أنا لست الوحيد الذي كان على اتصال مع النيكوتين.
    Burada olmalarının gerçek sebebini biliyorum, Peder, ...ve bunu bilen tek kişi ben değilim. Open Subtitles أنا أعرف السبب الحقيقي لمجيئهم هنا ، أيها الأب و أنا لست الوحيد فى ذلك
    Ve haberin olsun Rebekah'ın öldürmek istediği tek kişi ben değilim. Open Subtitles وليكُن في علمكَ، لستُ الوحيدة التي تودّ (ريبيكا) قتلها
    Ancak bu şekilde hisseden tek kişi ben değilim. Open Subtitles لكنّني لست الوحيدة التي شعرت بتلك الطريقة.
    - Ama Larry ile konuşan tek kişi ben değilim. Open Subtitles لكن, تعلمين انا لست الشخص الوحيد الذي يتحدث مع (لاري)
    Bunu söyleyen tek kişi ben değilim, tamam mı? Open Subtitles اسمعي ، أنا لست الشخص الوحيد الذي يقول هذا عنكي ، مفهوم؟
    Üstelik böyle düşünen tek kişi ben değilim. Open Subtitles وأنا لست الوحيد الذي يشعر بهذه الطريقة.
    Görünüşe göre hükümetinizin barış anlaşmasının altında yatan unsurları kanıtlayabilecek tek kişi ben değilim. Open Subtitles على ما يبدو أنني لستُ الوحيد القادر على إثبات تآمر عناصر في حكومتك على تقويض عملية السلام
    Görünüşe göre sosyal becerileri üzerinde çalışması gereken tek kişi ben değilim. Open Subtitles يبدو أنّي لست الوحيد الذي يجب عليه أن يعمل على تحسين مهارات التعامل مع الآخرين
    Böyle hisseden tek kişi ben değilim. Open Subtitles أنا لستُ الوحيد هُنا الذيّ يشعُر بِهذا.
    Görünüşe göre Eureka'da olmama şaşıran tek kişi ben değilim. Neden, Beverly? Open Subtitles يبدو انني لست الوحيد المندهش من عودتي ليوريكا
    Hayır, Melissa, sen bana bağırırken onlar odadaysa Grace'in doğum gününü mahveden tek kişi ben değilim demektir. Open Subtitles لا مليسا ، انا لست الوحيد الذي يخرب عيد ميلاد جريس اذا كانوا بالغرفه فإنك تصرخين علي
    İkimiz de mi biliyoruz? Düşünen tek kişi ben değilim ki. Open Subtitles كلانا يعرف بأنني لست الوحيد الذي يفكر في ذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more