Tek söylediğim, artık sizin numaralarınızı yemeyecek kadar zekiyim, o kadar. | Open Subtitles | كل ما أقوله أنني أعرف كل خدعك الآن هذا كل شئ |
Tek söylediğim, ilişkiyi geçerli, bizi de sayılır kılmak için... | Open Subtitles | كل ما أقوله هو أننا لا نحتاج لإقرارها من أحد |
Tek söylediğim, piyasada tekrar iyi bir yere gelebilmek için birilerine ihtiyacı olduğu. | Open Subtitles | كل ما اقوله انه فى حاجه الى اصدقاء طيبين ليعيدوه الى دائره العمل |
Tek söylediğim, "Eğlenceliydi. Bunu tekrar yapalım." | Open Subtitles | كل ما قلته لقد كان ممتعا لنفعله فى وقت اخر |
Tek söylediğim benimle uğraşın, kabul, ama bir kızı hırpalayamazsınız! | Open Subtitles | أنا فقط أقول افعلها لي , لا بأس بذلك لكن لا تقم برمي فتاة |
Tek söylediğim, ülkenin en eski haber teşkilatı henüz seçim sonucunu ilan etmedi. | Open Subtitles | كل ماأقوله هو أن أقدم وكالة أنباء في البلاد لم تعلن انتهاء هذه الانتخابات مازلنا نعتقد أنه مازال |
Tek söylediğim şey insanlarınızın bu ülkeye gelip işlerimizi almasıydı. | Open Subtitles | كل ما أقوله أن قومك يأتون إلى بلدنا ويأخذون وظائفنا |
Tek söylediğim, bunu bildiğim bir hayvanın yapamayacağı. | Open Subtitles | كل ما أقوله أنه لم يكن نوع حيوان أنا أعرفه |
Tek söylediğim belki benim mektuplarımdan size gelen olmuştur. | Open Subtitles | كل ما أقوله هو أنكم قد استلمتم أحد رسائلي |
Tek söylediğim ne kadar dahi olurlarsa olsun, üç beynin bunu yapmasına imkân yok. | Open Subtitles | كل ما أقوله أن هناك ثلاثة عقول ذات عبقرية مذهلة ولا يمكنهم القيام بهذا. |
Tek söylediğim, bazen dünyadaki en aptalca karar senin için doğru olan karardır. | Open Subtitles | كل ما اقوله انه احيانا اسخف القرارات في العالم هو القرار الصائب لكِ |
Tek söylediğim, bu parayı dürüstçe elde etmek için... bir yol bulmamız gerektiği. | Open Subtitles | كل ما اقوله ، يجب ان نكتشف طريقة ما لنحصل على ذلك المال بصدق |
- Ben osuruktan bir işim var, demedim ki. Tek söylediğim, sırf kendimi düşünmediğimdi. | Open Subtitles | لم اقل ان عملي مزري كل ما قلته هو ان هذا ليس كل ما رجوته لنفسي |
Tek söylediğim, verim hesaplamaları çok zordur, hatta imkansızlık sınırında. | Open Subtitles | {\an8} فقط أقول , أن نتائج تلك الحسابات يمكن أن تكون خادعة للغاية ,إذا لم يكن تحديدها مستحيل |
Tek söylediğim, Markham toprak istiyorsa, çok da fazla uğraşması gerekmiyor. | Open Subtitles | كل ماأقوله أن ايفري ماركام يريد أرضاً ولايجب أن يتعنّى كل هذا العناء للحصول على واحدة |
Tek söylediğim bir gece kulübünde bir keşi baştan çıkartacak çok şey olduğu. | Open Subtitles | جُلّ ما أقوله هو أن النادي الليلي فيه الكثير من الإغرائات، للمرء المدمن |
Tek söylediğim Ray haftaya toplantı var kendi pisliğinde yuvarlanmazsan çok memnun olurum. | Open Subtitles | كل مااقوله يا راي هو ان إجتماع أولياء الامور هنا في الاسبوع القادم وسأقدر ان لم تتمرغ في قذارتك |
- Bakın, Tek söylediğim bu yılları hayatımın en iyi dönemi gibi görmeye başlarsam... | Open Subtitles | .. ـ كل ما أريد قوله هو إذا بدأت الإِشارة إلى أن هذه الأيام هي أفضل سنين حياتي |
Tek söylediğim, diğer insanlara bu şekilde zarar verdiğine göre, acı içinde olmalı. | Open Subtitles | انا فقط اقول انه ربما يكون مجروح لكى يصمم على مهاجمة الاخرين |
Tek söylediğim, eğer mümkünse asla ormana gitmeyeceğim. | Open Subtitles | كلّ ما أقوله بأني لن إدخل الغابة لوحدي إذا إستدعا الأمر |
Benim Tek söylediğim benim sorunum iyi insanlarla. | Open Subtitles | كنت أقول فقط .. لدي مشكلة مع الناس الطيبين |
Tek söylediğim Boolie'nin gitmek istediğini söylemsi. | Open Subtitles | كل ماقلته هو أن بولي أخبرني أنك تريد الذهاب |
- Psikiyatrik analiz alarmı. - Tek söylediğim... | Open Subtitles | إنذار بمحاضرة للطب النفسي حسناً , أنا أقول وحسب |
- Tek söylediğim, bu tip işler için adamları olduğu. | Open Subtitles | ما أعنيه أن لديهم من يهتم بهذه الأمور يا دافيد |
Tek söylediğim, kesilmemiş erkeklerin en iyisi olduğu. Daha çok deniyorlar. | Open Subtitles | كل ما اقوله هو أن الرجال الغير مختونين هم الأفضل, يحاولون بطريقه اقوى |