"tek yolu buydu" - Translation from Turkish to Arabic

    • كانت الطريقة الوحيدة
        
    • كانت الوسيلة الوحيدة
        
    • هي الطريقة الوحيدة
        
    • هذه الطريقة الوحيدة
        
    • كان السبيل الوحيد
        
    • إنها الطريقة الوحيدة
        
    • هو السبيل الوحيد
        
    • كانت الطريقة الوحيد
        
    • كان الطريق الوحيد
        
    • كان الطريقة الوحيدة
        
    • تلك الطريقة الوحيدة
        
    • انها الطريقه الوحيده
        
    • الطريقة الوحيدة التي
        
    • هى الطريقة الوحيدة
        
    • هذا السبيل الوحيد
        
    Beni kandırıp bu kaleye hapsetmesinin tek yolu buydu. Open Subtitles وهذه كانت الطريقة الوحيدة لخداعي بالإنحصار هنا
    Hasta olduğunda sana yardım edebilmenin tek yolu buydu. Open Subtitles لا أصدق أنك تعمل معهم لقد كانت الطريقة الوحيدة لمساعدتك عندما كنت مريضة جدا
    Hem de uyanamadığı bir kâbus. Belki de kâbusu bitirmenin tek yolu buydu. Open Subtitles ربما كانت الطريقة الوحيدة لإنهاء الكابوس.
    İnme ya da beyin kanamasını elemenin tek yolu buydu. Open Subtitles لقد كانت الوسيلة الوحيدة لإستبعاد النوبة أو نزيف بالمخ
    Eski zamanlarda bir yere gitmenin tek yolu buydu. Shh. Open Subtitles هذه هي الطريقة الوحيدة التي كانت لديك في تلك الأيام.
    Dümen olup olmadığını anlamasının tek yolu buydu. Open Subtitles هذه الطريقة الوحيدة للتأكد من أنها خدعة.
    - Üç katman aşağı inmenin tek yolu buydu. Open Subtitles كانت الطريقة الوحيدة للغوص قدماً في ثلاثة أحلام
    Ne kadar önemli olduğunu anlamasının tek yolu buydu. Open Subtitles كانت الطريقة الوحيدة لجعله يعي مدى أهمّيّته
    Eskilerin gücüne sahip bir muhafıza ihtiyacım vardı ve bulmanın tek yolu buydu. Open Subtitles كنتُ بحاجة ألى قوة القدامى ..ليكون ظلي. وتلك كانت الطريقة الوحيدة للعثور على واحد.
    Şu an size delice geldiğini biliyorum, ama bunu yapmanın tek yolu buydu. Open Subtitles أعرف بأنني أبدو مجنونة الآن، لكنها حقاً كانت الطريقة الوحيدة.
    Ama, hepimizi partiye davet edebilmelerinin tek yolu buydu. Open Subtitles لكن كانت الطريقة الوحيدة التي بها يستطيعون دعوتنا للحفلة
    tek yolu buydu. Bana inandığını söyle. Open Subtitles كانت الطريقة الوحيدة فقط قولي لي أنّكِ تصدّقيني
    Neden? Mecburduk. Ateşkesi korumanın tek yolu buydu. Open Subtitles اضطررنا لذلك، كانت الوسيلة الوحيدة للحفاظ على الهدنة
    Seni ayrılanların olabildiğince çoğuyla birlikte adaya getirmenin tek yolu buydu. Open Subtitles كانت الوسيلة الوحيدة لإعادتكَ إلى الجزيرة إلى جانب أكبر عدد ممكن من الذين رحلوا
    Onu durdurmanın tek yolu buydu. Open Subtitles كانت هذه هي الطريقة الوحيدة لمساعدته على التوقف.
    Ama, güvende olacağından emin olmanın tek yolu buydu. Open Subtitles ولكن لقد كانت هذه هي الطريقة الوحيدة لضمان سلامتكِ
    Onu en çabuk şekilde almamın tek yolu buydu. Open Subtitles هذه الطريقة الوحيدة التي يمكنني بها الوصول إليها سريعاً
    Hastalığını öğrendiğinde kendini öldürmesini engellememin tek yolu buydu. Open Subtitles كان السبيل الوحيد لأمنعها من قتل نفسها عندما عرفت انها تحمل جينات مرض هنتنغون
    Ama sizi her gün görebilmemin, tek yolu buydu. Open Subtitles إنها الطريقة الوحيدة لأراكم يومياً يا أولاد
    Çünkü seni arabamdan çıkarmamın tek yolu buydu. Open Subtitles لأنه هو السبيل الوحيد لتحصل على الخروج من سيارتي.
    Beninle buluşmanı sağlamanın tek yolu buydu. Open Subtitles هذه كانت الطريقة الوحيد التي تمكنني من مقابلتك
    Sanırım, en sonunda kaçmasının 17 yıl önce olanları unutabilmesinin tek yolu buydu. Open Subtitles أعتقد، أخيرا، هو كان... الطريق الوحيد الذي هي يمكن أن تهرب. الطريق الوحيد الذي هي يمكن أن تنسي الذي حدث قبل 17 سنة.
    Çünkü dikkatini çekebilmenin tek yolu buydu. Open Subtitles لأنه كان الطريقة الوحيدة أستطيع الحصول علي إهتمامك بها
    Ülkede kalmasını sağlamanın tek yolu buydu. Open Subtitles كانت تلك الطريقة الوحيدة كي أضمن، بقاءه في البلاد
    Onları orada tutmanın tek yolu buydu. Open Subtitles انها الطريقه الوحيده لأعطائهم قوه في تلك المده.
    Şaka yaptığımı düşündüğünüzü biliyorum ama bana inanın şov dünyasına girebilmemin tek yolu buydu. Open Subtitles أعلم أنكم تظنوننى أمزح و لكن هذه هى الطريقة الوحيدة لأدخل عالم العروض
    Hayır, hiç sanmıyorum ama sizi hayal edebilmemin tek yolu buydu. Open Subtitles كلا، لا أعتقد ذلك لكن لوكان هذا السبيل الوحيد بأعتقادك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more