"temas halinde" - Translation from Turkish to Arabic

    • على اتصال
        
    • على إتصال
        
    • على إتّصال
        
    Harvey seni hep kollayacak. Onun vasıtasıyla ben de seninle temas halinde olacağım. Open Subtitles هارفي سوف يبقى ، وسأكون على اتصال معك من خلاله
    Dört yıldır temas halinde olduğum bir adli tıp antropolojisti. Open Subtitles إنه عالم بشر جنائي كنت على اتصال معه على مدار ال 4 سنين السابقة.
    Birkaç ay önce birlikte bir dava üzerinde çalışmıştık ve ondan beridir hep temas halinde kaldık. Open Subtitles عملنا في قضية معاً قبل بضعة أشهر, ونوعاً ما بقينا على اتصال
    Teşekkürler temas halinde olacağız. Ödülümü ne zaman alacağım ? Open Subtitles سوف نظل على إتصال متى سوف أحصل على جائزتى ؟
    bir saattir TWA'yla temas halinde, ve sana yeni bi bavul almayı önerdiler. Open Subtitles إنها على إتصال على دوام الساعة مع شركة طيران ترانز العالمية وقد عرضوا عليك بان تشتري أمتعة جديدة
    Bu, onunla temas halinde olduğunu farz etmek. Open Subtitles حسناً ، هذا على إفتراض أنّها كانت على إتّصال معه
    temas halinde olacağız. Söz veriyorum seni bırakmayacağım. Beni istediğin zaman arayabilirsin. Open Subtitles سنبقى على اتصال , اعدك اني لن اتخلى عنك, اتصل بي بأي وقت
    Ve ikiniz de birbirinizle temas halinde olduğunu biliyoruz. Open Subtitles و نعلم أن كلاكما كان على اتصال مع بعضكما البعض
    Ve böylece biz de Cody'nin yaptığını yapabileceğiz ve gerçekten tüm bu inanılmaz modellerle, bizden çok çok daha öncelerden beri burada olan büyüklerimizle temas halinde olabileceğiz. TED وسوف نصبح قادرين على فعل ما يقوم به كودي، و نكون على اتصال مع مع هذه النماذج المدهشة، هؤلاء الشيوخ الذين كانوا هنا فترة أطول منا.
    Planet' ın bir kopyasını nerede bulabileceğini sordu çünkü medeniyetle temas halinde olmalıymış. Open Subtitles أرادت أن تعرف من ين تشتري نسخة من "بلانيت" حتى يمكنها أن تبقى على اتصال بالحضارة
    Şey, biz temas halinde değildik. Open Subtitles حَسناً، نحن ما كُنّا على اتصال.
    Hiç belli olmaz. Şu anda bizimle bile temas halinde olabilirler. Open Subtitles من الممكن أن يكونوا على اتصال بنا الآن
    Sayın Yargıç, Tanrı ile sürekli temas halinde olan onlar. Open Subtitles سيدي ، انهم على اتصال دائم مع الإله
    Döndüğümüzde temas halinde kalacağımızı hiç sanmıyordum. Open Subtitles -لم اظن بأننا سنبقى على اتصال عندما عدنا
    Tamam, temas halinde olalım. Open Subtitles حسنا. دعونا نبقى على اتصال.
    Tamam, iyi. Simons onunla temas halinde miymiş? Open Subtitles حسناً، جيد هل كان (سايمونز) على اتصال به؟
    temas halinde olacağım. Open Subtitles سأكون على اتصال.
    Birbirimizle nasıl temas halinde olacağız? Open Subtitles كيف سنبقى على اتصال سوياً ؟
    Halen eski kız arkadaşlarımdan birisyle temas halinde miyim? Open Subtitles هل انا على إتصال بأحد عشيقاتي السابقات؟
    Jack Bauer'le temas halinde olun. Neye ihtiyacı varsa verin. Open Subtitles إبقَ على إتصال بـ(جاك باور)، وقدم له كلّ ما يحتاجه.
    Ben temas halinde olacaktır. Open Subtitles سأكون على إتصال
    Mezarcı ile temas halinde misiniz? Open Subtitles أكنتم على إتّصال مع حفار القبور؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more