Baba evin temizliği için bir firmayla anlaşmış. Hizmetçi bütün kıyafetleri yıkıyor. | Open Subtitles | الأب أحضر شركة لتنظيف المنزل الخادمة غسلت كل الملابس |
Koca Ed nükleer atık temizliği için gama ışınlarını yutan bir mikroorganizma prototipi yaratmış. | Open Subtitles | إد رسم نموذج هندسي بيولوجي لكائنات مجهرية تبتلع أشعة غاما لتنظيف النفايات النووية |
Diş temizliği için eve araç gönderen bir hizmet buldum. | Open Subtitles | لقد اكتشفت خدمة منزلية يقومون فيها بإرسال عربةٍ إلى منزلك لتنظيف الأسنان |
Bu para olay yeri temizliği için tahsis edildi. | Open Subtitles | ذلك المال صُرف لتنظيف مسرح الجريمة. |
Bu diş temizliği için değil. | Open Subtitles | ليس لتنظيف أسنانك. |