"tepelerini" - Translation from Turkish to Arabic

    • قمم
        
    • الكثبان
        
    Yağmurun dağ tepelerini amansızca aşındırdığını fark ettiler. Open Subtitles و كيف أن الأمطار الهاطلة قد كحتت قمم الجبال
    Afrika kuzeye kaymaya devam edecek, bütün bu bölge kara olarak yükselecek ve bu adalar Akdeniz Dağları'nın tepelerini oluşturacaktır. Open Subtitles ستستمر أفريقيا في رحلتها نحو الشمال ، كل هذه المنطقة ستصبح أرضا هذه الجزر ستصبح قمم جبال البحر المتوسط
    Toronto'ya bahar geldi ve bu anne rakun, ağaçların tepelerini bırakıp çatıları mesken belledi. Open Subtitles إنه وقت الربيع في تورنتو والراكون الأم هذه قد إستبدلت قمم الأشجار بقمم المنازل
    Kum tepelerini oluşturan bu rüzgârlar Çin'in batısındaki çöllerde başka ilginç görüntüler de meydana getirmişti. Open Subtitles الريح التي تحول الرمل إلى الكثبان خلقت أشكال أخرى غريبة في صحاري الصين الغربية.
    Tunus'taki görev, kayan kum tepelerini... hiç denenmemiş biçimde çekmek. Open Subtitles في تونس المهمه كانت التقاط صور الكثبان الرمليه, شي لم يجربه احد اطلاقا
    İşte size kaba kuvvet metodunuz. Bir kere kaba kuvvetinizi iyice ilerletince, sonra dağların tepelerini söküp atıyorsunuz. Ve elinizde, tek başına en büyük carbon yayılımı kaynağı kalıyor, yani kömür yakıtlı gaz istasyonları. Muhtemelen bu biyoenerjinin en iyi kullanımı değil. TED وهنا مقاربة القوة الغاشمة. بمجرد أن تمر بمقاربة القوة الغاشمة، آنذاك تقوم فقط باحتلال قمم جبال كاملة. وتنتهي بأكبر مصدر منفرد لانبعاثات الكربون. والتي هي محطات الغاز التي تعمل بالفحم. ذلك ربما ليس أحسن إستخدام للطاقة الحيوية.
    Bu iyi bilinen bir olgu. (Gülüşmeler) Belli şeyleri yerseniz, fazlaca gaz üretirsiniz. Kömür madenlerindeki biyolojik süreçler de aynı süreçler olabilir. Eğer bu doğruysa, o zaman kömürden enerji elde etmenin yollarından biri dağların tepelerini söküp atmak olmayabilir, ve kömürü yakmak ta olmayabilir. Aynen tarımda yaptığınız gibi kömürü biyolojik bir şekilde işleyecek şeyler bulmak olabilir. TED هذه ظاهرة معروفة. (ضحك) تأكلون أشياء معينة، وتنتجون الكثير من الغاز. و قد يتبين أن العمليات البيولوجية في مناجم الفحم لها نفس السيرورة. إن كان ذلك صحيحا، إذن أحد الطرق للحصول على الطاقة من الفحم قد لا يكون نهب قمم جبال كاملة، وقد لا تكون حرق الفحم. قد تكون أن نتوفر على أشياء تعالج ذلك الفحم في نمط أحيائي كما فعلتم في الزراعة.
    Kum tepelerini görmek istiyorsanız, Dr. Chapuis gidiyor. Open Subtitles رائع. إذا كنتِ تريدين رؤية الكثبان الرمليّة، الطبيب (تشابويس) ذاهبٌ لهناك.
    Kum tepelerini görmeye mi gidiyoruz? Open Subtitles إلى الكثبان الرمليّة؟
    Agulhas akıntısı yüzbin yıl boyunca... bu kum tepelerini fırtınalarla dövdü. Open Subtitles لمئة ألف سنة، تيار الـ(أغُلاز) أضنى هذه الكثبان المغمورة بعواصف تحت الماء الرملية
    Evet, Tess'e kum tepelerini gösteriyordum. Open Subtitles نعم لقد كنت أري (تيس) الكثبان
    Ama muhtemelen aklınızdaki kartpostal resminde, uzun çöl gezileri için sırtındaki büyük hörgücüyle su depolayan, kum tepelerini aşmasını sağlayan koca ve geniş ayakları olan bir deve ya da Orta Doğu ve Sahra gibi kumlu ve sıcak yerlerde yaşayan çölün tipik canlısı tek hörgüçlü bir deve var. TED ولكن فرص أن تكون الصورة المرسومة في ذهنك هي صورة واحد من هؤلاء، الجمل الوحيد السنام، مخلوق الصحراء الجوهري-- يتسع في الأماكن الرملية الساخنة مثل الشرق الأوسط والصحراء، على ظهره حدبة قديمة كبيرة الحجم لتخزين الماء للرحلات الصحراوية الطويلة، لديها قدمين كبيرتين وعريضتين لمساعدتها على تسلق الكثبان الرملية.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more