Dehşet ve karanlıklar içindeki kasabanın en tepesindeki insandım. | Open Subtitles | عندما كان حاجز الشمس في مكانه والبلدة مرعوبة، كنت على قمة العالم |
Güneşi engelleyen heykel ve dehşete dönmüş kasaba halkıyla ben dünyanın en tepesindeki kişiydim. | Open Subtitles | عندما كان حاجز الشمس في مكانه والبلدة مرعوبة، كنت على قمة العالم |
Beslenme zincirinin en tepesindeki haklı yerimizi elde etmek için. | Open Subtitles | لنطالب بمكاننا المُستحقّ على قمّة سلسلة الغذاء. |
Dünya Ağacı'nın tepesindeki kişi senin için o kadar önemli mi? | Open Subtitles | الشخص المتواجد على قمّة شجرة العالم هو مهمّ بالنسبة إليك لهذه الدرجة؟ |
Dedi ki; köyünde bir karınca tepesindeki karıncalardan bile fazla insan varmış. | Open Subtitles | قال قريته ديها عدد أكبر من الناس من النمل في تل النمل. |
Beacon tepesindeki eski kiliseye gidin. | Open Subtitles | اذهبوا للكنيسه القديمه على تل بيكون |
Uçurumun tepesindeki taşlarda kan izlerine rastladım. | Open Subtitles | حَسناً، أنا وَجدتُ بَعْض الدمِّ على الصخور في قمةِ المنحدرِ، |
Ancak daha çarpıcı olan şey ise gelir dağılımının en tepesindeki dengesizlikte görülüyor. | TED | ولكن الأكثر إثارة للانتباه هو ما يحدث في أعلى القمة من توزيع الدخل. |
Yalnızca sosyal merdivenin tepesindekiler ağacın tepesindeki en olgun meyveler ile beslenebilir. | Open Subtitles | أولئك فقط الذين في أعلى السُلم الاجتماعي بوسعهم الأكل على قمة الشجرة حيث تتواجد أنضج الفواكه .. |
Dağların tepesindeki uzun bir geceden sonra hava gittikçe daha da kötüleşiyor. | Open Subtitles | بعد ليلة طويلة على قمة الجبل، الجو يزداد سوءا. |
Yani, beni romantik bir haftasonu geçirmek için patronunun, Kafatası Dağ'ının tepesindeki evine götürecek. | Open Subtitles | اعني، انه سيأخذني في عطلة رومانسية لمنزل مديره على قمة جبل جميل |
Bu konu ile ilgili en önemli şey bu. Kanıt piramidinin en tepesindeki verileri bunlar. | TED | وهذا أهم " مُرتكز " فيما يتعلق بالقصة الرئيسية. إنها على قمة هرم الأدلة. |
Dağın tepesindeki malikaneyi biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرفين القصر الذي على قمة الجبل؟ |
Ama Dünya Ağacı'nın tepesindeki Uçan Şehir'e ilk ulaşan ve Peri Kralı Oberon ile görüşen ilk ırk Alf adındaki yeni bir ırk olarak tekrar doğacak. | Open Subtitles | لكن أوّل عرق يصل إلى المدينة الطافية في قمّة شجرة العالم (ويقوم بالتحدّث أمام ملك الجنيّات (أوبيرون |
Beş gün ve Inverness'e dönmek için yolda ve sonra yeniden Craigh Na Dun tepesindeki taşlarda ve umarım evimde olacağım. | Open Subtitles | خمسة أيام ، وسأعود "فى طريقي إلى "إيفرنيس وثم أعود إلى تل الصخور آملةً العودة للوطن |
Ne zaman istersen gel, çamlığın tepesindeki büyük ev. | Open Subtitles | تعال اي وقت.. انه البيتُ الكبيرُ في قمةِ الصنوبراتِ |
Trol öfkelenirken paradokslar, özgürlüklerini kazandığın için seviniyor ve sizi merdivenlerin tepesindeki hazineye götürmeye söz veriyor. | TED | وبينما يرحل الوحش غاضبًا، تُحيّيك المخلوقات وتشكرك على إنقاذك لها، وتعدك أن تدلك على كنز في أعلى السلالم. |
Hepimiz ağacın tepesindeki parlak elmayı istiyoruz. | Open Subtitles | ونحن جميعا نريد التفاحه اللامعه في أعلى الشجرة |