| İlk kez "Tereyağında Hüner" yarışmasına girişi 15 yıl önceydi. | Open Subtitles | دخل لأول مرة بمنافسات نحت الزبدة الاحترافية قبل 15 عاماً |
| Sana mantar yağı serpilmiş Fransız kızartmasının yanında rokfor peyniri ve Tereyağında orta derecede pişirilmiş harika bir biftek yapacağım. | Open Subtitles | سأعد لك شريحة لحم كبيرة نصف استواء مع الزبدة والجبن الأزرق وقليلاً من زيت الفطر على البطاطا المقلية |
| düşük yağ oranlı Tereyağında, veya aslında düşük yağlı pek çok üründe, gerçek yağı çıkarttığınızda, lezzeti ve kıvamı dışarı atıyorsunuz. | TED | يوجد أيضاً الزبدة قليلة الدسم .. او كل المنتجات قليلة الدسم عندما تنزع الدسم من المنتجات فانت تنزع الطعم والنكهة .. وتخرب بنية المنتج |
| Saf Tereyağında gerçek altın. | Open Subtitles | ذهب حقيقي في زبد نقي. |
| Tereyağında kızarmış buzağı beyni. | Open Subtitles | إنه دماغ العجل مقلي بالزبدة |
| Tereyağında yüzeceğiz. | Open Subtitles | استطيع تذوقها الان تسبح في الزبده |
| Tereyağında kızarmayacak. Güzel bir biftek. | Open Subtitles | الزبدة و الكريما إنها شريحة لحم جيدة |
| Soğanları zeytinyağında mı yoksa Tereyağında mı öldürdük? | Open Subtitles | هل خمرنا البصل في الزيت أم الزبدة ؟ |
| Şimdi siz "Tereyağında da yağ var." diyebilirsiniz. | Open Subtitles | لربما ستسأل "هنالك أيضاً الدهون في الزبدة" لكن ذلك جوز القبان فحسب |
| Tereyağında cimrilik yapmasınlar. | Open Subtitles | لا تنسي وضع الزبدة |
| Bob ve benim Tereyağında olan şöhretimizi politikada kullanabiliriz diye düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنني و (بوب) يمكننا استثمار هذه الشهرة نتحول من الزبدة للسياسة # لورا) الزوجة الثانية) # |
| Tereyağında Hüner Eyalet Yarışması'nın Johnson Vilayet Finaline Hoş Geldiniz! | Open Subtitles | مرحبا بكم في نهائيات مسابقة (جونسون) في نحت الزبدة |
| Iowa Eyaleti Festivali'nde, Johnson Vilayeti'ni temsilen Tereyağında Hüner Yarışması'nın bu yılki kazananı Destiny! | Open Subtitles | تقدم جائزة (جونسون) (بمعرضولاية(أيوا.. في إتقان نحت الزبدة هذاالعامإلى.. (دستنى) |
| Tereyağında yaptığım gibi. | Open Subtitles | كما اعمل مع الزبده - |