Vic Bedford da bu ilkeyi anladı... ama tersinden anladı. | Open Subtitles | و قد تعلم فيك بيدفورد هذا المفهوم ايضا الا انه تعلمه بالعكس |
Bütün isimleri, düzünden tersinden, doğum günleriyle, doğum günleri olmadan, doğum günleriyle tersten... | Open Subtitles | , كل اسم و كل اسم بطريقة عكسية , بأيام الولادة و بغيرها . . و بالعكس |
Görünüşe göre, her şeyi tersinden anlıyorsun, bu yüzden içeri gir diyorum. | Open Subtitles | اعتقد انك تفهم كل شىء بالعكس , لذا فلتأتى للداخل |
Eğer o yolda olduğunu sanıyorsan her şeyi tersinden anlamışsın demektir. | Open Subtitles | إن كنت تظن هذا ما تتجه إليه عندها قد فهمت الأمر بطريقة خاطئة |
Polis Kolejinden aldığım pek çok diplomadan biri tersinden hızlıca okumaktı. | Open Subtitles | احدى الشهادات التى حصلت عليها فى اكاديمية الشرطة, هى القدرة على القراءة السريعة بالمقلوب |
Her şeyi tersinden yaptığımıza göre bu bekar kızları toplamışken bunu yapmanın bize uyacağını düşündüm. | Open Subtitles | بما إننا فعلنا كل شيئ بشكل عكسي و بسرعة كنت أتساءل بفعل الشيئ الطبيعي و الذي نتج عنه إنجاب الطفلين |
Tam tersine, yani, olası tüm gelecekleri kontrol etme dürtüsü, zekanınkinden daha temel bir ilke, genel anlamda zeka aslında doğrudan bu tür kontrol düşkünlüğünden doğabilir, tersinden ziyade. | TED | إنه تماماً العكس، أن النزعة للسيطرة على كل الأزمنة المستقبلية الواردة هي مبدأ أساسي أكثر من مبدأ الذكاء، أن نواحي الذكاء العامة يمكن في الحقيقة أن تنبعث مباشرة من السيطرة، بدلاً من أن يكون الأمر بالعكس. |
İsterseniz, tersinden bile okuyabilirim! | Open Subtitles | أستطيع أن أتلوها بالعكس, إذا أردت! |
Hâlâ tersinden anlıyorsun. | Open Subtitles | أنت فهمت الأمر بالعكس. |
Ha. O zaman bunu tersinden yapacağız. | Open Subtitles | وكده ممكن نعمل الموضوع بالعكس |
Hayatı tersinden yaşıyorum. | Open Subtitles | أعِش الحياة بالعكس |
tersinden konuşan insanlar. Redrum. | Open Subtitles | أشخاص يتكلمون بالعكس |
tersinden bakacak olursak "Nılak açşoh" oluyor. | Open Subtitles | والآن ملفوظة بالعكس تهجّأ "تمالسلا عم" |
Hayır! tersinden söyle akılsız! | Open Subtitles | لا، قوليها بالعكس ياغبيه! |
Her şeyi tersinden gördük. | Open Subtitles | كنا ننظر لكل شئ بطريقة خاطئة . |
Siz bir ajan gibisiniz, tersinden okuyorsunuz. | Open Subtitles | أنت كالعميل السري تقرأ بالمقلوب |
Sana uyan tek rol buydu. Hem, tersinden okuyunca "Gus"a da benziyor. | Open Subtitles | لأنّه الزيّ الوحيد الذي يلائمك إضافةً إلى ذلك فهو ينطق مثل (جـاس) بالمقلوب |
Bu çok zor. Bak, biz herşeyi tersinden yapıyoruz. | Open Subtitles | هذا صعب اسمعي، نحن نقوم بكل شيء بشكل عكسي |