| Yıllar boyunca seçilmemizin tesadüf olduğunu mu sanıyordun? | Open Subtitles | أظننتَ أنها مصادفة أننا سنة بعد أخرى و يتم إستثنائنا؟ |
| Bunun bayağı tesadüf olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أعتقد أنها مصادفة غريبة |
| Yüzbaşım bunun tesadüf olduğunu düşünüyor ama ben öyle düşünmüyorum. | Open Subtitles | رئيسي في العمل يعتقد انها مُصادفة ولكن انا لا اصدق |
| Bu saldırının tesadüf olduğunu hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | لا توجد طريقة التي هذا الهجوم النحل هو من قبيل الصدفة. |
| Yoksa hayatına giren bütün kadınların ölmesinin tamamen bir tesadüf olduğunu mu sanıyordun? | Open Subtitles | أو هل تظن أنه كان مصادفة أن جميع النساء في حياتك انتهين موتى؟ |
| 52 modeli benimle değiştirmesinin sadece bir tesadüf olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا يمكنني تخيل إنها كانت مجرد صدفة كونه غير طراز 52 معي |
| tesadüf olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | ،ولم يطلق عليهن النار لا أظن أن هذه مصادفة |
| Seni burada görmemin, neden büyük bir tesadüf olduğunu düşünmüyorum? | Open Subtitles | إذن لماذا لا اعتقد انها صدفة بريئة لرؤيتك هنا ؟ |
| Yalnızca talihsiz bir tesadüf olduğunu biliyorum, hepsi bu. | Open Subtitles | اعرف بأنها مصادفة ومصادفة حزينة وهذا كل مافي الأمر |
| Bu evde hiç kötü ruh olmamasının tesadüf olduğunu sanıyorsun galiba. | Open Subtitles | أظنك تظنها مصادفة أنه لم تتواجد أي روح شريرة في هذا المنزل. |
| Bunun sadece tesadüf olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتظنين أنها مصادفة ؟ |
| Paige'in peri masalının Gölgeler Kitabı'nda olmasının büyük bir tesadüf olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | حسناً ، ألا تعتقدين أنها مصادفة ضخمة أن قصة (بايدج) الخرافية موجودة في كتاب الظلال ؟ |
| Lütfen yeni başkan yardımcının eski kız arkadaşınla aynı isimde olmasının, büyük bir tesadüf olduğunu söyle. | Open Subtitles | أرجوك أخبرني أنها مصادفة بأن نائبتك الجديدة تحمل نفس إسم -صديقتك السابقة . |
| Tüyler ürpertici bir tesadüf olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنها مصادفة غريبة |
| tesadüf olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنها مصادفة |
| Sen tesadüf olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | هلا من المحتمل تكون مُصادفة؟ لقد قلت إنها كانت مُصادفة. |
| Tam bir tesadüf olduğunu söylediler. | Open Subtitles | يقولون هو من قبيل الصدفة كاملة |
| Kız marketteydi. Ve bunun bir tesadüf olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | لقد كانتَ في السوق، ولا أظنُ أن الأمر كان مصادفة |
| Onlardan hemen önce bunun ortaya çıkmasının bir tesadüf olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظن أن هذه مصادفة أن ذاك الشيء ظهر قبل أن يظهروا هم |
| Hala tesadüf olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | الا زلت تظن انها صدفة |
| Çünkü tam da ailelerle öğretmenlerin buluştuğu konferans gününde okula gelmemenin bir tesadüf olduğunu zannetmiyorum. | Open Subtitles | لأني لا أعتقدُ بأنها مصادفة أنكَ .إختُرتَ بأن تسحب على المدرسة بيوم الآباء والمدرسين |
| Lütfen bunun bir tesadüf olduğunu düşündüğünü söyleme. Hayır, düşünmüyorum. | Open Subtitles | قل لي أرجوك أنك لا تظنها مصادفة - لا. |