"tetiklemiş" - Translation from Turkish to Arabic

    • أثار
        
    • الحافز
        
    • أحدثت
        
    • حرّضت
        
    Verdiğimiz Prozac, serotonin sendromunu tetiklemiş olabilir. Bu da yüksek ateşi açıklayabilir. Open Subtitles قد يكون البروزاك الذي أعطيناه لها أثار متلازمة سيروتونين مما يفسر الحمى
    Ancak Clark'ın yakın zamandaki ölümü Walsh'ın aralıksız katil oluşunu tetiklemiş olabilir. Open Subtitles لكن الموت كلارك مؤخرا في السجن قد أثار فورة غضب والش.
    Bir şey ya da biri bunu tetiklemiş. Open Subtitles شئ ما أو شخص ما أثار الأمر
    Bunları erken yaşta görmesi, belli arzularını tetiklemiş. Open Subtitles لقد أظهرت رغبات معينة التعرض المبكر كان الحافز
    - Kızın ölümü katili tetiklemiş olabilir. Open Subtitles موتها لابد انه الحافز
    Bazı arı sokmaları bir alerjik reaksiyonu tetiklemiş; bazıları tetiklememiş. Open Subtitles بعض لدعات النحل أحدثت رد فعل تحسسي، وأخرى لم تفعل
    travma önceden var olan bir kalp sorununu tetiklemiş olmalı. Open Subtitles لا بدّ أن الصدمة حرّضت وضعاً قلبياً سابقاً
    Bir şey ya da biri bunu tetiklemiş. Open Subtitles شيء ما أو شخص ما أثار ذلك
    Kapı alarmını Easton tetiklemiş. Open Subtitles أثار (إيستون) جرس الباب
    Ölümü onu tetiklemiş olmalı. Open Subtitles لا بد ان وفاته هي الحافز
    Ameliyat olmasına sebep olan kafa travması erken tetiklemiş olabilir. Open Subtitles ربّما إصابة الرأس التي تطلبت جراحة له قبل 3 سنوات قد أحدثت بداية مبكّرة.
    Bir şekilde tetiklemiş olmalısın. Open Subtitles لقد أحدثت ذلك بطريقة ما.
    kaza travması tetiklemiş olabilir. Open Subtitles ربّما تكون الصدمة قد حرّضت الداء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more