| Gülüşmeler : ) ama burası Tiananmen Meydanı | TED | (ضحك) ولكن هذه الصورة كانت في ساحة تيانانمن. |
| Bu adam Afganistan'da, Irak işgalinde hatta Tiananmen Meydanı'nda bile hayatta kaldı. | Open Subtitles | هذا الرجل نجا من (أفغانستان)، وغزو (العراق)، بل حتّى ساحة (تيانانمن) |
| Unutma, Tiananmen Meydanı Olayları'ndan beridir Çin'e silah ambargomuz var. | Open Subtitles | تذكَّر أنّه يوجدُ حظرٌ على بيع الأسلحة للصين منذ أحدث ميدان (تيانانمن) |
| Aslında Tiananmen Meydanı'nda tankın önünde duramadığımı mı? | Open Subtitles | بأنني لم أواجه دبابةً في ساحة (تيانامين)؟ |
| Tıpkı şu Çinli öğrencinin Tiananmen Meydanı'nda yaptığı gibi. | Open Subtitles | في ساحة قصر تيانامين. |
| İnsanlar hükûmeti eleştiremiyor, protesto düzenleyemiyor, ayrıca Tiananmen Meydanı Katliamı'nın kurbanlarını anmak için bir tür emoticon paylaşmak da yasak. | TED | فلا يمكنُ انتقاد الحكومةِ، أو التّخطيط للتظاهر، كما يمنع نشر ما يعبّر عن التضامن مع ضحايا مذبحة ميدان تيانانمين عام 1989. |
| Tiananmen Meydanı'nda ölen kardeşin mi. | Open Subtitles | أخوك الذي مات في ميدان (تيانانمن)؟ |
| Burası Tiananmen Meydanı. | TED | هذا هو ميدان تيانانمين. |
| Tiananmen Meydanında saat 3 de | Open Subtitles | في الـ 3 مساءاً في ميدان "تيانانمين" |