"tik tak" - Translation from Turkish to Arabic

    • تيك توك
        
    • تيك تاك
        
    • الوقت يمر
        
    • الوقت يمضي
        
    • دقة
        
    • تدقّ
        
    • تك
        
    • الوقت يمرّ
        
    • الساعة تدق
        
    • وتدق
        
    • ثقلِ ساعةٍ
        
    Eski dostun tik tak yeni işe başladı ve onu yakalayabilecek tek kişi sensin. Open Subtitles القلادة يمكنها ان تنتظر صديقك القديم تيك توك قد ظهر للتوه و انت الوحيدة التي تستطيعين ايقافه
    istihbarat tik tak'ın burada olduğunu söyledi. Onu bul. Zaman Tutucu'yu Kıyamet Aletine götürmesini engelle. Open Subtitles ابحثي عن تيك توك و عندما تجديه قومي بتجسس عليه و اتركيه الى ان يوصلنا الى رئيسه
    Israr ediyorum. Julian, tik tak. Open Subtitles أنا اصر " جوليان ، " تيك توك * كلمة منتشرة بين المصممين تعني اسبوع الموضة *
    tik tak, doktor. Yaşamanız için 83 dakikanız kaldı. Open Subtitles تيك تاك , دكتور لديك 83 لتعيشها دكتور غرام
    Yani, hayatı dışında? Tik, tak... Tik, tak... Open Subtitles بالاضافة الى, حسنا,تعرفين حياتها؟ الوقت يمر لا اعرف
    tik tak şekerim. Vakit nakittir. Open Subtitles الوقت يمضي يا بديعة، والوقت من ذهب.
    Saatin tik tak sesi kalbin bir vuruşudur ama siz oturmuş, hayatınızı boşa harcıyorsunuz. Open Subtitles مع كل دقة من الساعة, ضربة من نبضات القلب, ورغم هذا,تجلسون هنا بلا فائدة, وتضيع حياتكم هباءا,
    "tik tak" olarak bilinen hedef OSS'in mini diskini çalmıştı. Open Subtitles المشتبه اسمه تيك توك سرق القرص الصغير
    Çalıntı OSS mini diski tik tak'ta ve kaçıyor. Open Subtitles تيك توك سرق القرص الصغير وهو الان طليق
    tik tak'ın tekrar kaçmasına göz yumamayız. Open Subtitles مهمة القبض على تيك توك قد بدات
    Tamam, tik tak. Mini diski bana ver. Open Subtitles حسنا يا تيك توك , هيا اعطيني القرص
    tik tak'ın adamları yaptı. Open Subtitles رجال تيك توك هم من فعلوا ماذا ؟
    tik tak, tik tak. Open Subtitles تيك توك ، تيك توك
    tik tak. Yaşayacak 12 saatin var. Open Subtitles تيك تاك لديك 12 ساعة لتعيشها
    tik tak, silah atışına dikkat. Open Subtitles تيك تاك ، طلق ناري
    tik tak, tik tak. Open Subtitles شعبنا سيفوقهم عدداً وسنتغلب عليهم .الوقت يمر ، الوقت يمر .الوقت يمر ، الوقت يمر
    Acaba nasıl gidiyor. Geçiyor bizim salonun saati tik tak, tik tak. Open Subtitles أتسائل عن كيفية بلائها الوقت يمر في ساعة الصالة الرياضية
    tik tak, Barbie. Çok geride kaldık zaten. Open Subtitles الوقت يمضي يا باربي , نحن متأخرون
    tik tak, tik tak. Hadi. Open Subtitles الوقت يمضي ، هيا
    O akşamdan önce saatin gürültüsünü hiç fark etmemiştim ancak o anda sinir bozucu her tik tak kafama doluşup Jamie'nin orada olmadığını hatırlatıyordu. Open Subtitles لم أنتبه لصوت الساعة قبل تلك الليلة لكن في تلك اللحظة، كل دقة مزعجة ملأت رأسي
    Bak şimdi nasıl tik tak edip... geldiğimden beri geçen her sihirli saniyeyi işaret ediyor. Open Subtitles والآن انظر إليها، تدقّ وتسجّل كلّ ثانية سحريّة منذ وصولي
    tik tak, saat 8:25'e dek, ceset saatten kayıp arabanın üzerine düştü. Open Subtitles 8: 25 تك توك الى الساعة عندما انزلقت الجثة وسقطت على سيارتك
    Ve bizimki tükeniyor. Diğer bir deyişle, tik tak. Open Subtitles و بكلماتٍ أخرى ''الوقت يمرّ''
    Sen saatin bir-saatli, biliyorum. tik tak, tik tak. Open Subtitles تعلم ، الساعة تدق تك تاك ، تك تاك
    İkisi de. Ama o parçası orada durur ve tik tak eder. Open Subtitles انها كلا الامرين ولكن تلك القطعة مازالت هناك وتدق
    Bana dedi ki, "Yaşam ile ölüm aynıdır, aynı saatteki ağırlık gibidir." İleri ve geri sallanır. tik tak. Open Subtitles قال لي: "إنّ الموتُ والحياة واحدٌ، مثل ثقلِ ساعةٍ يتأرجح عائداً لذات النقطةٍ"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more