"times meydanı'nda" - Translation from Turkish to Arabic

    • تايمز سكوير
        
    • تايم سكوير
        
    • بساحة التايمز
        
    • ساحة التايمس
        
    Yılbaşı Gecesi, Times Meydanı'nda olan Küre İnişi'ni hiç görmemiş. Open Subtitles لم ترى قط الاحتفالات في تايمز سكوير ليلة رأس السنه
    Jane'in Times Meydanı'nda ortaya çıkışını ilk ciddi taktik değişikliği sanmıştık. Open Subtitles اعتقدنا جين في تايمز سكوير تميز أول تغيير حقيقي في التكتيكات.
    Tesadüfen o gece Times Meydanı'nda bir komedi şovum vardı. TED الآن ، حدث أنّي كنت هناك في تايمز سكوير في تلك الليلة أقدّم عرضا كوميديا.
    Times Meydanı'nda bile kanında daha yüksek dozda uyuşturucu olanlar vardır. Open Subtitles أيضاً ليست جرعة قاتلة .. المدمنون يتجولون في حديقة تايم سكوير بجرعات أعلى
    Times Meydanı'nda mı? Open Subtitles تايم سكوير ؟
    Times Meydanı'nda endişe dorukta. Open Subtitles التوتّر هو الحالة السائدة هنا بساحة التايمز.
    Tatlım, üzgünüm. Times Meydanı'nda seni yalnız bırakacak kadar rahat değilim. Open Subtitles آسفة يا عزيزتي، لست مرتاحة لأسمح لكِ بالبقاء بساحة التايمز...
    Onunla Times Meydanı'nda çalıştım ama temizlik programından sonra nereye gittiğini bilmiyorum. Open Subtitles شغّلتُ ساحة التايمس مَعها لَكنِّي لا أَعْرفُ حيث ذَهبتْ بعد التفتيشَ.
    Times Meydanı'nda bulunmuş. Saldırıya uğramış. Open Subtitles هي وُجِدتْ في ساحة التايمس.
    Times Meydanı'nda gerçek içkiler ve sanal gerçeklik konusunda uzman olan bir bardı. Open Subtitles بار تايمز سكوير متخصصة في المشروبات الحقيقية والواقع الافتراضي.
    Yemeyi sevdiğin için Times Meydanı'nda çok hoş bir Kanada lokantası buldum. Open Subtitles الآن، أعلم أنكِ تحبين الطعام لذا وجدت مطعم كندي أنيق جداً في تايمز سكوير
    Bu gece Times Meydanı'nda olacağınızı düşünmüştüm. Open Subtitles اعتقدت أنك تريد أن تكون في تايمز سكوير الليلة
    Birkaç ay önce New York'ta Times Meydanı'nda olduğu gibi, TED مثل قبل بضعة اشهر مضت في تايمز سكوير في نيويورك ،
    Eğer olmazsa, yaklaşmana müsaade edilecek tek sanat çalışması, Times Meydanı'nda satılan kadife Elvis tabloları olacaktır. Open Subtitles إذا لم يحدث ذلك , سوف نرى إليها ان العمل الفني فقط كنت من أي وقت مضى يسمح لك القريب هي اللوحات المخملية الفيس للبيع في تايمز سكوير.
    Times Meydanı'nda saat 18.00. Open Subtitles إنّها السادسة مساءً بساحة التايمز
    Hailey'in bu gece Times Meydanı'nda gözetimsiz kalmasına içim el vermiyor. Open Subtitles لست مرتاحة فحسب... أن تمضي (هايلي) الليلة بساحة التايمز دون إشراف.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more