Zekice yapılan sol topuk, ilave yükseklik ve otorite sağlıyor. | Open Subtitles | الكعب اليسار يعزز بشكل ذكي، الذي يعطي الإرتفاع والسلطة الإضافية. |
Ruj eritiyorsun ve baksana bu topuk da sallanmaya başladı. | Open Subtitles | أنت تذوبين أحمر شفاهك وأنظري، هذا الكعب العالي بدأ بالتمايل. |
Nasıl çalışır? topuk çarptığında, bilgisayar kontrolünde, | TED | كيف تعمل؟ حالما يلمس الكعب الأرض بتحكم من الكمبيوتر |
Gördüğüm kişi, sabahın onunda çivi topuk giyen oldukça seksi bir kadındı. | Open Subtitles | كانت امرأة مثيرة جداً ترتدي حذاء ذا كعب عالٍ في العاشرة صباحاً |
Yahudi kadınlar, Araplar Çinli kadınlar bile tabii yüksek topuk giydikleri sürece. | Open Subtitles | نساء عرب حتى نساء صينيات إن كان بإمكانها إرتداء كعب عالي |
Bu topuk vurmalar el öpmeler onu hiç bir yere götürmez. | Open Subtitles | فريتز بحاجة إلي المال الأسلوب القديم من نقر الكعب وتقبيل الأيدي لن تمكنة من الحصول عليها في أي مكان |
Ama sonraki birkaç adımda topuk kayboluyor. | Open Subtitles | الخطوات القليلة القادمة بأية حال الكعب يختفي |
Doğadaki en iyi arka topuk için sonu gelmez bir alıştırma. | Open Subtitles | حركات لا تتوقف من أفضل تمريرات الكعب في عالم الطبيعة. |
topuk düzleşir, bağlar yırtılır, omurgayı da yamultur. | Open Subtitles | نتوءات في الكعب, تمزق في الأربطة بدون ذكر تأثيره على إستقامه العمود الفقري |
Peki, yüksek topuk giymek zorunda değilsin. | Open Subtitles | حسنـاً , أنت لست معتادة على الكعب العالي |
- Olay mahallinde yüksek topuk giymemeli. | Open Subtitles | لا يجدر بها لبس الكعب العالي في مسرح الجريمة لم لا؟ |
topuk yüksekliği ile etek uzunluğu konuşmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | لا استطيع الانتظار حتى اناقش الكعب العالي واطوال الياقات |
Arka duvarı çalıştırın , önce Anast dışında , topuk ayak renal ven üzerinde . | Open Subtitles | من أخمص القدمين إلى الكعب, خارج الشريان الكلوي |
topuk iziniz, kurbanın süet ceketinin arkasında bulundu. | Open Subtitles | فقد وجدت طبعة تخص كعب حذائك على ظهر سترة الضحية السويدية |
Tam şu anda, bebeğin ağırlığı iki katına çıkıyor, ...ve halen kalkeneusuyla(topuk kemiği) dalağımı tekmeliyor. | Open Subtitles | حالياً وزن الطفل يتضاعف و كعب رجلها حالياً يركل طحالي, كيف أحوالكَ؟ |
Yumruk atarken ayakları parmakla topuk hizasında. | Open Subtitles | عندما يسدّد لكمة، قدميه على خطّ كعب إصبع القدم. |
Çok garip, bu sonbahar kimse dolgu topuk yapmıyor. | Open Subtitles | انه غريب لا أحد يعمل كعب الاسفين هذا الخريف |
Ardından onların yüzüne kanatlarınla yalan söylüyor topuk kirişlerinin olduğu yerde merak uyandırıyorsun. | Open Subtitles | وفيما بعد تستلقي على وجهك في الكواليس تمسك بالمكان الذي تعوّد كعب أخيلك البقاء فيه. |
Bence topuk dikeninden dolayı oluşan, ...ve leğen kemiği sinirlerine vuran bir ağrı. | Open Subtitles | أظنه راجع إلى شيء آخر بسبب ... التهاب الرباط الأخمصي |
topuk izlerini çıkartırsam karşılaştırmak için bir şey gerekecek. | Open Subtitles | إذا أخذت بصمات الكعوب فسأحتاج شيئاً لأقارنها به |
Karın, topuk burun, kasık! | Open Subtitles | البطن , مشط القدم الانف , الذكر |
Parmaklarını kullanış sadece. Hiç topuk izi yok. | Open Subtitles | الضغط كله على الأصابع ولا يوجد أثر للكعب |