O bir TV ya da bir tost makinası değil ki bir köşeye bırakıp gidesin. | Open Subtitles | إنه ليس تلفاز أو محمصة تستطيع تركها في زاويةٍ ما |
- Bunun ne olmadığını söyleyebilirim. - Ben de söylerim, tost makinası değil. | Open Subtitles | أستطيع أن أخبرك عن ماهو ليس هو انها ليست محمصة |
Üzerinde yalnızca birkaç parça kıyafetle oraya geldiğinde, tost makinası, güveç ve sobadan diş fırçası ve diş macununa kadar her şeyi onu bekler halde buldu. | TED | عندما وصل هناك بما هو أكثر قليلا من ملابسه التى عليه، وجد كل شئ: من محمصة خبز،وعاء فخاري وموقد إلى فرشاة ومعجون أسنان ينتظره. |
tost makinası ile araba yıkama makinasına girmek gibi bir şey. | Open Subtitles | الأمر يشبه قيادة محمصة عبر مغسلة سيارات |
Yeni tost makinası mı? | Open Subtitles | محمصة خبر جديدة ، هاه؟ |
Başka bir tost makinası görmek istemiyorum. | Open Subtitles | - - أنا لا أريد أن أرى محمصة مرة أخرى. |