| Bir öğrencinin hayatındaki en güzel gecelerden olması gerekirken, tarihi Pacific Grand Hotel'de trajik şekilde bitebileceğini hatırlatalım. | Open Subtitles | ليلة كان من المفترض ان تكون من أجمل الليالي في حياة الطلاب انتهت بشكل مأساوي في فندق باسيفك قراند التاريخي |
| Duymuşsunuzdur, bunun satıcısı bu hafta trajik şekilde öldü. | Open Subtitles | كما تكونون قد سمعتم، بائعة هذه القطعة قد ماتت بشكل مأساوي هذا الأسبوع. |
| Helene çok gizemli ve trajik şekilde öldüğünde de komşusuydum. | Open Subtitles | كنت بالجوار عندما توفت هيلين بشكل مأساوي وغامض |
| Görünüşe göre Berlin, trajik şekilde manipüle edilmiş bir piyonmuş sadece. | Open Subtitles | يبدو بأن برلين مجرد بيدق من الذين تم التلاعب بهم بشكل مأساوي. |
| Gizli Servis ajanları tarafından trajik şekilde vurularak öldürüldü. | Open Subtitles | فأطلق النار على الرجل و قتله بشكل مأساوي |
| trajik şekilde kazada ölen Merhum Bay Apgar ve Marquart'ın yerine geldi. | Open Subtitles | انها سوف ملء للالراحل السيد ابجر، والراحل السيد MARQUART، الذي توفي بشكل مأساوي على I-40. |