"trenwith" - Translation from Turkish to Arabic

    • ترينوث
        
    • ترينويث
        
    - Elizabeth Trenwith'te kalmayı tercih etti. Open Subtitles هل زوجتك برفقتك؟ إليزابيث فضلّت البقاء في ترينوث.
    Ama Trenwith kadar sana ihtiyaçları yok. Open Subtitles لكنهم لا يحتاجونكِ بقدر ما تحتاجكِ ترينوث.
    Buraya Trenwith'te o'na ayrı bir yer, böylece sana daha fazla yük olmayacak. Open Subtitles هنا في ترينوث و لذا لن يكون هناك .عبء إضافي يقع عليك
    Beni gördüğün gibi iyiyim, o yüzden Trenwith'e dönsen iyi olur. Open Subtitles حسنا.. كما ترين انا بخير اليس من الافضل تعودي الى ترينويث
    Hayır, Trenwith'e gitmeye can atmıyorum. Open Subtitles لا , فى الحقيقة أنا لست فى عجلة للذهاب الى ترينويث
    Trenwith'in davetini kabul etmeliyiz belki. Open Subtitles ربما يجب أن نقبل الدعوة الى ترينويث
    Trenwith'e çağırıldım, sanırım Bayan Chynoweth'in tedavisi için. Open Subtitles تم إستدعائي إلى ترينوث .اظن لمعالجة السيدة تشينوث
    Trenwith'e ona bakmam için çağırılmışım. Open Subtitles كانت هي من تم إستدعائي .لأجلها في ترينوث
    Artık Trenwith Poldarklarından tek kalan sensin. Open Subtitles الآن أنتِ كل ما تبقى من .آل بولدارك في ترينوث
    Kendisiyle savaşta ve George'un Trenwith'de olduğu fikriyle. Open Subtitles في حربٍ مع نفسه و فكرة تواجد جورج في ترينوث.
    Trenwith çok sapa ve yeni binaya göz kulak olmak için el altında olmalıyım. Open Subtitles ترينوث بعيدة عن الطريق و علي أن اكون متواجداً .و اراقب البناء الجديد
    Köyde huzursuzluk var. Trenwith'e yürüyor olabilirler. Open Subtitles هناك إضطرابات بالقرية .قد تصل إلى ترينوث
    Trenwith'de işler oldukça zor. Open Subtitles و صعوبة الأشياء كما في ترينوث يمكنهم
    İstersen bizi Trenwith'den attırabilirsin. Open Subtitles يمكنك إخراجنا من ترينوث لو رغبت.
    Trenwith'e, Elizabeth'i görmeye gidiyorum. Open Subtitles أنا ذاهبٌ إلى ترينوث لرؤية إليزابيث.
    Trenwith o gittiğinden beri çok değişti. Open Subtitles ترينويث لم تعد كما هي مذ غادرت.
    Elizabeth'ten iyi Trenwith hanımı olacak. Open Subtitles {\fnAdobe Arabic}. (إليزابيث) ستكون سيّدة رائعة لـ(ترينويث)
    Francis sana tapıyor. Trenwith'in hanımı olacaksın. Open Subtitles {\fnAdobe Arabic}،إنّ (فرانسيس) يعشقكِ .(ستكونين سيّدة (ترينويث
    Trenwith'tekilere müjdeyi sen versen olur mu? Open Subtitles يجب أن أتركك لأُبلغ الأخبار السارة لـ (ترينويث)
    Trenwith'in varisi ya da bir adam gibi davranacak kadar etkilenmedin. Open Subtitles لم تؤمن بما فيه الكفاية كرجل أو كوريث لـ (ترينويث)
    Ondan çok iyi Trenwith Hanımı olacak derdi. Open Subtitles كان يقول دائماً أنها ستصبح سيدة لطيفة لـ (ترينويث)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more