"truth'" - Translation from Turkish to Arabic

    • ملهى الحقيقة
        
    Truth tutarsa, New York City'de ikinci bir kulüp daha açacağız. Open Subtitles "إذا نجح ملهى "الحقيقة ،سنفتتح الملهى الثاني ."هنا في مدينة "نيويورك
    Gördüğü zarar bir yana, ben yine de Truth'u gerçekten bünyeme almak isterim. Open Subtitles ورغم الضرر الحالي، ما زلت أود جعل ملهى الحقيقة جزء من ماركتي
    Bir sonraki karını alana kadar ben Truth'u tekrar açmış olacağım. Open Subtitles سأفتح ملهى الحقيقة مجدداً قبل أن تشتري زوجتك التالية
    Onun arkadaşlarını tanımıyorum. Truth'da telefonlara kimse cevap vermiyor. Open Subtitles لا أعرف صديقاتها ولا أحد يجيب في ملهى الحقيقة
    - Ben olmazsam, orası Truth olmaz. Open Subtitles بدوني لن يكون هناك شيء أسمه ملهى الحقيقة صحيح
    Fakat senin için en kârlı iş Truth'u bünyeme katmama izin vermen olacak. Open Subtitles ولكن أظن أنه من مصلحتك لو سمحت لي بالإستحواذ على ملهى الحقيقة كجزء من ماركتي
    Truth, New York Times'tan China Daily'e kadar her yerde basılacak. Open Subtitles ملهى "الحقيقة" سيُذكر في كل الصحف الرئيسة. من صحيفة "نيويورك تايمز" لصحيفة "تشاينا ديلي".
    - Truth hakkında konuşup durmasından bıktım. Open Subtitles تعبت، من الإستماع للكلام حول ملهى "الحقيقة". ًأنا أيضا!
    Polisler benimle yüz yüze konuşmadıkları sürece Truth'u kapatacaklarını söylemişler. Open Subtitles يقول رجال الشرطة أنهم سيغلقون ملهى "الحقيقة". ما لم يتحدثون معي شخصياً.
    - 6 milyon dolar, markama katmak için. - Truth satılık değil. Open Subtitles ستة ملايين دولا، لإمتلاكه بالكامل" "ملهى "الحقيقة" ليس للبيع
    Yapacağım demiştim, orada da bir Truth açmaya gidiyorum. Open Subtitles سأفتح ملهى "الحقيقة" هناك كما أسلفت سابقاً
    Söylemekten nefret ediyorum ama Truth'u bir sonraki emre kadar kapatmak zorundayız. Open Subtitles "لكن علينا أن نغلق ملهى "الحقيقة حتى إشعار آخر إلى متى؟
    Sonra Truth'u sana vereceğim. Sana ait bir kulüp. Open Subtitles عندها سأعطيك ملهى الحقيقة ملهاك الخاص
    Ama buraya Truth'a geldin. Open Subtitles رغم ذلك جئتي مباشرة إلى ملهى "الحقيقة".
    Eğer şu Miami Sanat Sergisi olmasa eminim ki müşterilerimi bu partiyi seneye Truth'ta yapmaya ikna edebilirim. Open Subtitles أتدري، لو لم نتفق مع "آرت بازل ميامي" أنا متأكدة من أنه يمكنني إقناع زبوني بإعادة تنظيم حفلته في ملهى "الحقيقة" العام المقبل
    Eğer Miami'de Truth açmayı planlıyorum desem, ne dersin Cynthia? Open Subtitles (وماذا ستقولين، (سينثيا إذا قلت أنني سأفتح ملهى "الحقيقة" في (ميامي)؟
    - Truth'a! - Truth! Open Subtitles "(نخب ملهى (الحقيقة" - "(نخب ملهى (الحقيقة" -
    Truth'a. Open Subtitles نخب ملهى الحقيقة
    Ben Truth'dan Joshua Kantos. Open Subtitles أنا (جوشوا كانتوس)، من ملهى "الحقيقة".
    Truth satılık değil, Simon. Open Subtitles "(ملهى الحقيقة ليس للبيع يا (سيمون"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more