Justin Bieber son turnesinde bu araca-- jakuzi yaptırdı. | Open Subtitles | والتي استخدم احداها جاستن بيبر في جولته الأخيرة لصنع بالونات مائية |
Yamamoto, dünya turnesinde henüz bir sosisli yeme yarışmasında kaybetmiş değil. | Open Subtitles | حتى الآن لم يخسر ياماموتو أي مسابقة لأكل المقانق المقلية في جولته العالمية |
Ve turnesinde çıkacak. | Open Subtitles | وافق على إعطائها فرصة ثانية. وسوف تفتح له جولته. |
Mia, turnesinde Ellie'yi tanıyan biriyle tanıştığını söylemişti ama nasıl olur da o kişinin Mick Wolf olduğunu söylemez? | Open Subtitles | حسنا , ميا قالت لى انها قابلت شخص ما فى جولتها يعرف ايلى ولكنها لم تقول ان هذا الشخص مايك ولف |
Bir sonraki turnesinde onun asistanı olacağıma söz vermişti. | Open Subtitles | وعدتني بأنني يمكن أن أكون مساعدها في جولتها القادمة. |
Ayrıca bana Udo'nun yeni turnesinde yedek şarkıcı olmamı teklif etti. | Open Subtitles | ولقد عرض عليّ أن أكون مغنية إحتياطيّة في جولتهم القادمة |
Udo'nun yeni turnesinde yedek şarkıcı olmamı teklif etti. | Open Subtitles | ولقد عرض عليّ أن أكون مغنية إحتياطيّة في جولتهم القادمة |
Dünya turnesinde Bono'dan daha büyük kitleler çekti. | Open Subtitles | جولته الموسيقيه حول العالم جلبت جمهوراً أكبر من بونو |
Grubun onun her turnesinde var. | Open Subtitles | مجموعتك كانوا بكل محطة خلال جولتها |