"tutacağını" - Translation from Turkish to Arabic

    • سيبقي
        
    • سيبقيني
        
    • ستبقي
        
    • يبقيك
        
    • تبقيها
        
    • ستمسك
        
    Güvenebileceği biri ağzını kapalı tutacağını bildiği biri. Open Subtitles بل شخص ما يستطيع الوثوق بهِ، شخص ما يعرف بأنه سيبقي فمه مُغلقاً.
    Ve tüm ekibi de tutacağını açıkladı, yani bizde değişen birşey yok. Open Subtitles لذا هو سيبقي الطاقم بأكمله , لذا نحن بخير
    İstediğin ölüm tehditlerini yağdırabilirsin, ama beni neyin hayatta tutacağını biliyor musun? Open Subtitles يمكنكِ ألقاء جميع تهديدات الموت التي تريدينها لكن هل تعرفون ما سيبقيني حياً؟
    Bunun beni burada tutacağını düşünmüyorsundur. Open Subtitles لا يمكن أن تعتقدي بأنه سيبقيني هنا
    Ama kredi kartımı kullanırsa, ağzını kapalı tutacağını söyledi. Open Subtitles ولكن قالت أنّها ستبقي فمّها مُغلقاً. لو سمحتُ لها بإستخدام بطاقتي بين الحين والآخر.
    Doktorun seni bu gece burada tutacağını söylediğini sanıyordum. Open Subtitles أعتقدت أن الطبيب قال أنه سوف يبقيك ليلة أخرى
    Onu hayatta tutacağını nasıl bileceğim? Open Subtitles كيف اعلم انك سوف تبقيها على قيد الحياة ؟
    Balık yakalamaya gittiğinde asla ne tutacağını bilemezsin. Open Subtitles لا يمكنك أبداً أن تعلم ماذا ستمسك عندما تذهب للصيد
    Güvenebileceği biri ağzını kapalı tutacağını bildiği biri. Open Subtitles بل شخص ما يستطيع الوثوق بهِ، شخص ما يعرف بأنه سيبقي فمه مُغلقاً.
    Dwight size fiyatları bir yıl boyunda sabit tutacağını söylediğinde bence haddini biraz aşmış. Open Subtitles الآن، عندما قال لك (دوايت) أنه سيبقي الأسعار ثابته لمدة سنة أعتقد أنه يتحدث بشيء خارج صلاحياته.
    Amcan Charles'ın embriyoları rehin tutacağını düşünsem onu asla buna bulaştırmazdım. Open Subtitles (لم أكن لأدخل عمك (شارلز . إذا كنت أعلم أنه سيبقي الأجنة رهائن
    Beni güvende tutacağını yazmış. Open Subtitles لقد قالت أنه سيبقيني في أمان
    Bunun beni hayatta tutacağını biliyorum. Open Subtitles أنا أعرف إن ذلك سيبقيني حية
    Ve sen de çeneni kapalı tutacağını söyledin. Open Subtitles وأنت قلت أنك ستبقي فمك مغلقًا
    kasabadan uzak tutacağını garanti edeceksin. Open Subtitles ستبقي اعمالك بعيدا عن المدينة
    Ve sen de çeneni kapalı tutacağını söyledin. Open Subtitles وأنت قلت أنك ستبقي فمك مغلقًا
    Eğer sana meyve ve sebze yemenin seni oldukça sağlıklı tutacağını söyleseydim... Open Subtitles اذا قلت لك أن تناول الخضار والفواكة سوف يبقيك بصحة جيدة
    Bekle, Onun seni ayık tutacağını sanıyordum. Open Subtitles مهلاً، ظننت أنه كان من المفترض به أن يبقيك مستيقظاً
    Diyalizin seni sağlıklı tutacağını sanıyordum. Open Subtitles ظننت أن غسيل الكلى من المفروض أن يبقيك في صحة جيدة
    Yerleştirdiği koruyucu büyünün onu ve bebeğini güvende tutacağını anlamış olmalı. Open Subtitles كانت لتفكر بأن تعاويذ الحماية التي وضعها حول منزله... كانت كفيلة بأن... تبقيها وطفلك آمنين.
    Onu bu işten uzak tutacağını sanıyordum. Open Subtitles خِلتك يفترض أن تبقيها خارج الموضوع
    Sen ellerimi tutacağını söylemiştin! Sen yaptın! Open Subtitles انك قلت انك ستمسك يدى فقط لقد قلت هذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more