"tutkulu" - Translation from Turkish to Arabic

    • عاطفي
        
    • عاطفية
        
    • شغوفة
        
    • العاطفة
        
    • شغوف
        
    • الشغف
        
    • طموح
        
    • عاطفة
        
    • العاطفية
        
    • العاطفي
        
    • عاطفيّة
        
    • بشغف
        
    • عاطفى
        
    • متحمسة
        
    • شغف
        
    Irwin Schroedinger, tutkulu ve şairane, bir filozof ve romantikti. Open Subtitles إرفن شرودينجر كان عاطفي و شاعر و فيلسوف و رومانسي
    Seyircinin karşısındaki varlığımızı ortaya koyacak o tutkulu performansı sahneye koyabilmeliyiz. Open Subtitles لقد وصلنا حقاً أداء عاطفي أن يبرر وجودنا أمام هذا الجمهور.
    71 yaşında tutkulu olmaya azmedemiyorum. TED أنا لا أستطيع أن أجعل نفسي عاطفية في عمري الواحد والسبعين.
    Ergenlikteki hormonal artış seçimlerimizi daha kişisel ve tutkulu gibi gösterir. Open Subtitles اندفاعاتنا الهرمونية كمراهقين قد تجعل الخيارات تبدو اكثر شخصية و شغوفة
    Ama aynı zamanda da tutkulu bir şeyde olsun istedim. Open Subtitles ولكن رغم ذلك , كما تعلمون , يعبر عن العاطفة
    Kitaplarımdaki karakterler için gereksinim duyduğum şey de budur: tutkulu bir yürek. TED وذلك كل ما أحتاجه للشخصيات في كتبي قلب شغوف.
    Her Yale öğrencisinden beklediğimiz vasıflardan bir tanesi tutkulu olmalarıdır. Open Subtitles حسناً,أحد المميزات التي نريدها عند طلاب يال هو الشغف
    tutkulu insanlar çok güçlü hale gelmişti bu yüzden iyi insanlar beklemeye karar verdi. Open Subtitles طموح الشعب وقد أصبحت قوية، لذلك قرر الشعب جيدا الانتظار.
    Bunlar aşık ve tutkulu bir adamın melo dramatik ifadeleri. Open Subtitles تلك تصريح لمشاعر و انفعالات لرجل عاطفي واقع في الحب
    Muhtemelen tutkulu, ciddi ve anlaşılmaz birisi olduğunu düşünüyorsun. Open Subtitles تعتبر نفسك عاطفي من المحتمل، جدّي، أساء فهم.
    Yumuşak, tutkulu... Bir erkekte aradığınız her şey var ama.... Open Subtitles كان جزيل العطاء ، عاطفي ، كل ما ترغبينه مِن رجل.
    Bugün sizlerle paylaştığımız en tutkulu şeylerin bir kısmı bu noktada ortaya çıktı. TED وقد أثمر ذلك حقاً في بعض الأجزاء الأكثر عاطفية لما تشاركناه معكم هنا، اليوم.
    Çok tutkulu bir mektup. Open Subtitles .كانت رسالة عاطفية للغاية تتسم بالعاطفة والغيرة
    Babanla iliskisinin onun kaldiramayacagi kadar tutkulu oldugunu düsünüyordum. Open Subtitles ظننت أن علاقتها مع والدك كانت عاطفية إلى أبعد الحدود
    Söz verdin. Çok tutkulu olsun. Open Subtitles أنت وعدتني، قُم بالأمر بطريقة شغوفة جداً
    tutkulu o muhteşem kancığı 10 yıl bile tutamadım elimde. Open Subtitles لم أبقِ تلك العاهرة الكبيرة لعشر سنوات بدافع العاطفة
    Hastaların bu kadar tutkulu bir doktora sahip oldukları için çok şanslı. İnandığı şeyden taviz vermeyen biri. Open Subtitles مريضتك مجظوظة أن طبيبها شغوف هكذا يدافع عم يؤمن به
    Gerçek bir erkeğin sana nasıl tutkulu bir gece yaşatabileceğini öğrenmek istemez misin? Open Subtitles ألا تريدين أ؟ ن تعرفي ماذا ستفعل لك ليلة من الشغف مع رجل حقيقيّ؟
    Dün. Hiç tutkulu değilsin dedin. Open Subtitles بالأمس أنت قلت أنه ليس لديك أى طموح على الأطلاق
    Örnek alma şerefine eriştiğim en cesur, en tutkulu aktivist. Open Subtitles إنها أشجع ناشطة كان لي شرف تقليدها و أكثرهم عاطفة
    Sizi de bu heyecan verici, tutkulu, eğlenceli yolculuğa davet ediyorum. TED لقد دعوتكم كي نكون في هذه الرحلة المثيرة، العاطفية والمبهجة معًا
    Bu yüzden, güvenlik ihtiyacımızı ve bir ilişkideki macera ihtiyacımızı veya bugünlerde tutkulu evlilik olarak adlandırdığımız öğeyi dengelemek. Bunlar eskiden birbirleriyle çelişen ifadelerdi. TED لذلك توفيق إحتياجاتنا للأمان و إحتياجاتنا للمغامرة في علاقه واحدة ، أو ما نحبه اليوم لنسميه الزواج العاطفي ، يستخدم ليكون تناقضًا في المصطلحات.
    Bunu yapmak için, güzel ama tehlikeli bir düşmanla tutkulu bir geceye katlandı. Open Subtitles ومن أجل القيام بذلك، فعليه أن يُعاني ليلة عاطفيّة مع عدوّة جميلة ولكن خطيرة.
    İnsanın geleceğiyle tutkulu bir şekilde ilgiliyim, özellikle de Ay'da, Mars'ta ya da Güneş Sistemimizde herhangi bir yerde. TED إنني مهتمةٌ بشغف في مستقبل البشر ، وفي القمر ، وفي كوكب المريخ خاصةً ، وأماكن أخرى أيضاً في النظام الشمسي.
    Ne çeşit bir insan, bir gün çok tutkulu ve sevecenken bir anda tamamen bir anda tamamen buz kesilir? Open Subtitles أيّ نوع من الاشخاص يستطيع أن يكون عاطفى و مُحبّ في يوم و من ثم يصبح فجأة قاسى.
    Sonunda birşey buldum tutkulu olduğum birşey. Open Subtitles أنا أخيرا وجدت شيئا أكون متحمسة له جدا
    Dünya üzerinde hala eğitilmiş, yetiştirilmiş ve işlenmiş hafızaya tutkulu insanlar bulabileceğiniz son yerlerden biri kesinlikle bu tek hafıza yarışması. TED آخر مكان في العالم حيث تجد أناس لديهم شغف بهذه الفكرة فكرة الذاكرة المدربة والمنضبطة والمزروعة في مسابقة الذاكرة الفريدة هذه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more