Onları tutsaklıktan kurtararak üreyebilecekleri vahşi yaşama salıyorum. | Open Subtitles | أنا أفقّسهم في الأسر ويطلق سراحهم إلى البرية. |
İnsanlık dışı tutsaklıktan kurtarmama izin vermediğiniz insan evladı. | Open Subtitles | يمكن للانسان أن لا يسمح لي لإطلاق سراح من الأسر غير إنساني. |
20 aylık tutsaklıktan sonra Miami'ye geri döndüler. | Open Subtitles | طاروا إلى ميامي بعد 20 شهر من الأسر |
Sonunda arabamı tutsaklıktan çıkardılar. | Open Subtitles | سوف يفرجون عن سيارتي أخيراً من الأسر. |
tutsaklıktan farklı gelişti. | Open Subtitles | هذا يحدث فى الأسر |