| Batı'nın baskısıyla, Hutu olan Devlet Başkanı gönülsüzce de olsa yönetimi Tutsiler'le paylaşmayı öngören bir anlaşmayı kabul etmiştir. | Open Subtitles | تحت ضغط من الغربِ وافقَ رئيسُ الهوتو بتردّد أي صفقة لإشتِراك بالسلطة مَع التوتسي |
| Hutulardan bir grup, Tutsiler'e rasgele saldırıp ateş etmeye başlamış. | Open Subtitles | فَجْأة هذه المجموعةِ مِنْ ناسِ الهوتو أطفأْ التَعَثُّر إلى التوتسي والنبتةِ. |
| Radyoda Hutular'a tüm Tutsiler'i öldürmelerini tembih ettiğini duymuştum. | Open Subtitles | سمعته من خلال الراديو يُخبر الهوتوس بقتل كُل التوتس |
| Tutsiler vejetaryendi, Hutular ise et yiyen çiftçilerdi. | Open Subtitles | شعب التوتس من رواندا كانوا نباتيين وشعب الهوتو كانوا يربون الماشية ويأكلون اللحم |
| RUANDA 1994 30 senedir çoğunluğun hükümeti olan Hutu'lar, azınlıktaki Tutsiler'i katletmektedir. | Open Subtitles | رواندا 1994 لثلاثون سنةِ التي هوتو الأغلبيةَ إضطهدتْ الحكومةُ ناس توتسي أقليةِ |
| Bu çevrede bulunan Tutsiler'in listesini yapıyorlar. | Open Subtitles | هم يَكْتبونَ قائمة بهم عوائل توتسي في المنطقةِ. |
| Belçikalı sömürgecilere göre, Tutsiler daha uzun ve daha zarif. | Open Subtitles | طبقاً للمستعمرين البلجيكيين التوتسيّون أطول وأكثر رشاقة |
| Tutsiler, yine efendimiz olmak istiyorlar. | Open Subtitles | حاجة التوتسي أَنْ تُصبحَ السادةَ ثانيةً. |
| Kızılderililer veya Tutsiler var. | Open Subtitles | هناك البدائيين و شعب التوتسي. *التوتسي: هي واحدة من ثلاث شعوب تعيش في منطقة البحيرات العظمى الأفريقية* |
| Hutular ve Tutsiler arasındaki farkı bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أستطع ان افرق بين الهوتو و التوتسي |
| Tutsiler bütün Hutular'dan nefret eder. | Open Subtitles | حقد التوتسي كُلّ الهوتو. |
| Son 40 yıIdır Hutu ve Tutsiler arasındaki sivil savaş nedeniyle bölgede açIık, hastalık, terör ve yozlaşma var. | Open Subtitles | السنوات 40 الماضية شهدت حرب أهلية بين قبائل ( الهوتو) و (التوتسي)، هناك مجاعة ، أمراض ، إرهاب و فساد |
| Ve Tutsiler'i maymun olarak, hayvan olarak görürlerdi. | Open Subtitles | واعتبروا شعب التوتس مثل القرود والحيوانات |
| Yakında tüm Tutsiler ölmüş olacak. | Open Subtitles | قريباً كُلّ التوتس سيموتون |
| Bütün bunlar, Tutsiler'i katletmek için kasten hazırlanmış bir plan gibi görünüyor. | Open Subtitles | والذي يَظْهرُ بأنه يَكُونَ يَدْرسُ الخطةَ إلى توتسي مذبحةِ. |
| Belçikalılar ülkeyi idare etmek için Tutsiler'i kullandı. | Open Subtitles | البلجيكيون إستعملوا التوتسيّون ليديروا البلاد |