"tuz ve" - Translation from Turkish to Arabic

    • الملح و
        
    • والملح
        
    • فصولاً
        
    • بالملح
        
    Hayvan postu ve atlarımıza karşılık onlardan Tuz ve demir alırız. Open Subtitles نستطيع ان نتبادل معهم الأحزمة و الحصنة مقابل الملح و الحديد
    O iğrenç, Tuz ve kötü seçimlerden oluşan damlayı hamurumsu vücuduna geri çek. Open Subtitles و لهذا قم بإعادة إمتصاص تلك القطرة القذرة من الملح و الخيارات السيئة
    Kadınlar hayatın büyük gizemidir, buna ilaveten Çin restoranında niye Tuz ve karabiber verdikleri de. Open Subtitles النساء هن لغز الحياة الكبير بجانب اعطائك الملح و الفلفل في المطاعم الصينية
    Ne zaman spagetti pişirsem sadece yağ Tuz ve sarımsak koyarım. Open Subtitles وعندما أطهو المعكرونة فإنني أقوم بطهيها بالزبد والثوم والملح فحسب
    Alkol, Tuz ve katkılı yağlar. Open Subtitles الكحول والملح بالأضافة إلى الدهون المشبعة؟
    Öyle birşey olmayacak, Frankie. Ben ana temayı yazacağım o da "Tuz ve biberini" ekleyecek. Open Subtitles لا أعتقد أنى سأكتب فصولاً يا " فرانكى" فقط سأكتب المقدمة و النهاية للقصة
    Ciğerlerinize dolan Tuz ve iyot yüklü havanın tadını çıkarın. Open Subtitles تمتع بحشو رئتيك بالهواء تشبع بالملح واليود
    Tuz ve biber kimyonsuz yenir mi hiç? Open Subtitles من يستعمل الملح و الفلفل دون الكمون ؟ ؟
    Tuz ve polisorbat 80 karışımı. Open Subtitles خليط مِن الملح و بوليسوربيت 80.
    Tuz ve biberden başkasıyla ne yapacaksın ki? - Vay be. - Bunlar çocuklar için. Open Subtitles ما الذي تحتاجه غير الملح و الفلفل؟ "هذا من أجل "خدعة أم حلوى
    Bu yaprak için Tuz ve karabiber nerede? Open Subtitles أين الملح و الفلفل؟
    Şeker, Tuz ve biberin yanında. Open Subtitles السكر مع الملح و الفلفل
    İki ay boyunca Tuz ve sudan başka bir şey tüketmediler ve sonra ne oldu tahmin et? Open Subtitles لم يأكلوا شيئاً سوى الماء والملح لمدة شهرين، وتخيل ماذا؟
    Ekibimizi malzeme gibi düşünsek un, Tuz ve şeker olurduk. Open Subtitles لو كانوا مكونات طعام، لكانوا أشبه بالطحين والملح والسكر.
    Öyle birşey olmayacak, Frankie. Ben ana temayı yazacağım o da "Tuz ve biberini" ekleyecek. Open Subtitles لا أعتقد أنى سأكتب فصولاً يا " فرانكى" فقط سأكتب المقدمة و النهاية للقصة
    Şakaklarını Tuz ve sirke ile ovun, karnına da tahtandan bir kapak koyun. Open Subtitles ، أفركى ضلوعه بالملح والخل وضعى عود بخور على معدته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more