| Buzları bardakların içine attım ve tuzları da, tuzlukların içine. | Open Subtitles | وضعت مكعبات الثلج في الكؤوس والملح في مرشة الملح |
| Ayrıca krakerlerin üstündeki tuzları yalamak da öğle yemeği sayılmaz. | Open Subtitles | ولعق الملح الذي يغطي الكعك المملح لا يعد غداء |
| İslam kimyagerleri,manganez tuzları gibi yeni keşfedilen kimyasal maddeler kullanarak cam rengini değiştirebileceklerini keşfettiler. | Open Subtitles | اكتشف الكيميائيون المسلمون أنه بوسعهم تغيير لون الزجاج باستخدام كيماويات حديثة الإكتشاف مثل أملاح المنجنيز |
| - Diğer boyuta geçtik. - Rory! Soborya amonyum tuzları. | Open Subtitles | بُعد واحد إلى اليسار - روري - رائحة أملاح سوبريان غير شرعي في سبع مجرات ماذا تسمي نوع الترحيب هذا |
| Banyo tuzları etkisini göstermeye başlamış olmalı. | Open Subtitles | لابد ان "املاح الاستحمام" بدأت تؤدي مفعولها |
| Kuş banyo tuzları. | Open Subtitles | املاح استحمام على شكل طيور |
| Evrendeki bütün tuzları istiyor ve burada hiç yok. | Open Subtitles | يحتاج إلى كل الملح الموجود في الكون المعروف ما من ملح هنا |
| "Ateşi neden yakmadınız?" "tuzları kumla dolduran kimdi?" | Open Subtitles | لماذا لم يتم الاشارة الاشارة من قطع الملح مع الرمل |
| Ben tuzları alırım. Sen silahlara git. | Open Subtitles | سأحضر الملح ، وأنت احضر الأسلحة |
| Krakerin üstündeki tuzları yalamayı seviyorum. | Open Subtitles | أحب لعق الملح منها |
| Heorot'taki bütün tuzları bir araya getirin. | Open Subtitles | إجمعوا معا كل الملح الذي (لدينا في (هيروت |
| - Onlar tuzları yalıyorlardı. | Open Subtitles | - كانوا لعق الملح. |
| Banyo tuzları benden. | Open Subtitles | أملاح الحمام من عندي |
| Yani banyo tuzları. | Open Subtitles | أو ما يعرف أيضًا باسم "أملاح الحمام" |
| - Banyo tuzları. | Open Subtitles | أملاح الحمّام. |
| Banyo tuzları bana gerçek dünyayı gösteriyor. | Open Subtitles | "املاح الاستحمام" تريني العالم الحقيقي |
| Banyo tuzları olduklarını söyledikleri kadar kötüymüş. | Open Subtitles | "املاح الاستحمام: سيئة تماماً كما قالوا |
| Bu banyo tuzları çok iyiymiş. | Open Subtitles | "املاح الاستحمام" هذه ممتازة |
| Bence bunlar Tanrı'nın tuzları. | Open Subtitles | لكن أعتقد ربما هو ملح الالهه فقط |
| Sonsuza dek yetecek tuzları olurdu. | Open Subtitles | سيكون لديهم ملح يكفي للأبد |
| Silah ve tuzları alırken aynı anda Jo ve Rufus'a mı bakacaksın? | Open Subtitles | بينما أنت بالخارج تجلب الأسلحة والملح وتبحث عن (جو) و (روفس)؟ |