| Iyi giyinmeni soylemistim Charlie. Tuzluk ve biberlik gibi gozukuyoruz. | Open Subtitles | اخبرتك ان تلبس جيداً، اصبحنا نبدوا كمرشّة الملح و البهارات |
| Ayrıca mantar şeklinde Tuzluk ve biberlikler vardı. | Open Subtitles | لكن ليست جميعها أشياء قذرة. لديهم ايضا تلك رجاجات الملح و الفلفل التي شكلت على شكل فطر صغير. |
| Tuzluk ve biberlikle bir şeyler yaptığını söyledi. | Open Subtitles | -قالت أنك فعلت شيئا بحمالة الملح و الفلفل |
| Lucy,Tuzluk ve biberliği iyice kurutmayı unutma. | Open Subtitles | "لوسي" يجب ان تتذكري دوما مسح علب الفلفل والملح. |
| Lucy, Tuzluk ve biberlikleri silmeyi hatırlamalısın. | Open Subtitles | "لوسي" يجب ان تتذكري دوما مسح علب الفلفل والملح. |
| Adam bazı şeyler ima ediyor, Russell detay veriyor ve Tuzluk ve karabiberlikle canlandırma yapıyor. | Open Subtitles | و يقوم بتمثيلها بعلب الملح و الفلفل |