"uçak biletleri" - Translation from Turkish to Arabic

    • تذاكر الطائرة
        
    • تذاكر الطيران
        
    • تذكرة طائرة
        
    • تذاكر طيران
        
    • وتذاكر الطائرة
        
    uçak biletleri, otel faturaları, kiralık arabalar her biri kendisinin sahte kimlikleri adına. Open Subtitles تذاكر الطائرة ، فواتير الفنادق و تأجير السياراة جميع الأسماء المستعارة تعود إليها
    uçak biletleri, her şey onun içinde. Geri dönmeliyiz. Open Subtitles إن بها كل شئ ، تذاكر الطائرة ، و كل شئ ، لذا فعلينا العودة
    Banka bildirileri, uçak biletleri var? Open Subtitles حصلت على كشف الحسابات البنكية وعلى تذاكر الطيران
    Paris uçak biletleri için ön ödeme yapmak istemiyor. Vardığımızda karşılayacak. Open Subtitles باريس لا تريد ان تدفع تذاكر الطيران مقدما ستسدد لنا عندما نصل الى هناك
    Son dakika uçak biletleri biraz pahalı oluyormuş. Open Subtitles حسناً، تذكرة طائرة الدقائق الاخيرة غالية
    Ülkeye bu sabah geldiğimi doğrulayan uçak biletleri göreceksiniz. Open Subtitles ستجد تذكرة طائرة تؤكد أني وصلت للبلاد هذا الصباح
    uçak biletleri, sahte pasaportlar, sağlık raporları; hepsini. Open Subtitles تذاكر طيران, جواز مزور بطاقة صحية, وهكذا
    Atama Güvenlik meşhur kimlik hırsızı bir şirket olsa dahi birileri işe alınan bu beş adama para ve uçak biletleri vermiş. Open Subtitles حتى لو أن أتاما الأمنية شركة نصب و إحتيال لسرقة الهويات فشخص ما أرسل لهؤلاء الرجال الخمسة المال وتذاكر الطائرة
    Eğer kabul edilirsen uçak biletleri senden. Open Subtitles فلنتفق إذا نلت الدور، تذاكر الطائرة على حسابك
    Cuma günkü uçak biletleri için mesajımı aldın mı? Open Subtitles هل قرأت رسالتي بخصوص تذاكر الطائرة ليوم الجمعة؟
    Hawaii'ye uçak biletleri ne oldu? Ayırttım. Open Subtitles ماذا عن تذاكر الطائرة لهواي؟
    Sadece 300 dolar ama, Jesus'un uçak biletleri, Callie ve Jude'un yasal giderleriyle biraz bütçemizin gerisinde kaldık sanırım. Open Subtitles حسنا، أنها ليست سوى 300 $ دولار ولكن مع كل تذاكر الطائرة الخاص بـ(جوسيس) و(كالي) و (جود) للفواتير قانونية ، انها مجرد...
    uçak biletleri, konaklama, yer ulaşımı. Open Subtitles تذاكر الطيران والفنادق النقل البري.
    Kanıtlayacak uçak biletleri vardı. Open Subtitles كانت تذاكر الطيران بحوذتها لتُثبت ذلك
    Kendi bariyerimiz olarak buna memnun olunca, kendi kendimize yardım etmek hiç etmemekten daha iyidir deriz. Aklımızda çakan inovatif fikirlemizde, rapor yazmada, uçak biletleri ve SUV'lerde verimsiz yatırım yapma eğiliminde oluruz. TED عندما نكون راضين عن هذا السقف، عندما نقول لأنفسنا أن منح المساعدات أفضل من عدمه، فإننا نستثمر بشكل غير فعال، في أفكارنا التي تبدو غير مبدعة، في كتابتنا للتقارير، في تذاكر الطيران و سيارات الدفع الرباعي.
    Anne Marie Jacquet var, uçak biletleri de tamam. Open Subtitles لدينا (آن ماري جاكيه)، لدينا تذاكر الطيران.
    Bir çantanın içinde bulduk. Yanında uçak biletleri, nakit ve birkaç sahte kimlik de vardı. Open Subtitles وجدناه في حقيبة سفر مع تذكرة طائرة ومال وبعض الهويّات المُزوّرة.
    uçak biletleri ve restoran rezervasyonları. Open Subtitles تذكرة طائرة وحجز بمطعم
    Şey, bana uçak biletleri yolladı. Bir tane ilkbaharda ve bir tane de kışta. Open Subtitles لقد ارسل لي تذاكر طيران واحدة في الربيع, واحدة في الشتاء
    Daha hızlı iade edilen uçak biletleri gördüm. Open Subtitles لقد أرجعت تذاكر طيران أسرع من هذا ماذا لديك ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more