Ve hiç kimse evcil hayvan dükkanına gidip "Uçamayan bir kuş almak istiyorum" demez. | Open Subtitles | ولا أحد يذهب إلى مخزن ويمكن أن نسأل عن الطيور الاليفة لا يطير. |
Bu Uçamayan hindiyi mi insanlara karşı kullanacağız? | Open Subtitles | ماذا سيفعل هذا الحبش الذي لا يطير ضد البشر ؟ |
Uçamayan kuşumu orada görmüştüm. | Open Subtitles | هناك رأيت ذلك النورس الذى لا يطير |
Devekuşu, yaklaşık 60 tane Uçamayan kuş türünden biridir. | TED | إن طائر الشبنم هو واحدٌ من أصل 60 فصيلة حية تقريبًا من الطيور التي لا تطير. |
Belki de, Uçamayan kuşlardan hoşlanmıyordur! | Open Subtitles | حسنا.. ربما هي لا تحب الطيور التي لا تستطيع الطيران |
Uçamayan bir kuş. Keskin dişlerle dolu bir gagası var. | Open Subtitles | طائر لا يمكنه الطيران وله منقار ملئ بالأسنان الحادّة |
Evimde tilki, sıçan ve Uçamayan bir karga besliyorum. | Open Subtitles | أنا متطرف، لدي ثعلب مدلل جرذ أليف و غراب لا يستطيع الطيران |
Onları bana ver, Uçamayan kuş. | Open Subtitles | استسلم أيها الطائر الذي لا يطير |
Sen büyük, şişman, Uçamayan bir kuşsun. | Open Subtitles | ..لكني أريد الأحتفاظ به ل- أحتفظ به، أحتفظ به- ! أنت طير سمين كبير لا يطير |
- Evet ölüm sonrasını düşündüğümde kendimi hep Uçamayan, maaşsız çalışan bir hademe olarak hayal ederdim. | Open Subtitles | -نعم . حينما كنتُ أفكر بالآخرة، أتخيل مكانًا مجانيًّا، ذي حارس لا يطير. |
Uçamayan bir kuş. | Open Subtitles | نوع من الطيور لا يطير |
Bir enkodus sürüsü ...peşlerinde diğer doliler ve Uçamayan hesperornis'ler var. | Open Subtitles | (قطيع المائي من الـ(انكودس) تخلّف عن زواحف (دولي وبواسطة (هيسبيرونس) الذي لا يطير |
Zehirli bir kurbağa ile Uçamayan bir garabet. | Open Subtitles | ضفدعة مُسممة، وطير غريب لا يطير! |
Uçamayan bir kuş? | Open Subtitles | -طائر لا يطير |
Bu hayvanlar genellikle Uçamayan kuşları avlayarak onları yok olmaya sürükleyebilirler. | TED | غالبًا ما تفترس هذه الحيوانات الطيور التي لا تطير كما يمكن أن تؤدي بهم إلى الانقراض. |
Fakat yırtıcı kuşların yanında anakaralarda birkaç Uçamayan kuş hayatta kalmıştır. | TED | لكن القليل من الطيور التي لا تطير تمكّنت من النجاة على اليابسة جنبًا إلى جنب مع الكثير من الحيوانات المفترسة. |
Bu, Uçamayan kuş türü yaratıkların pis kokusu. | Open Subtitles | رائحة السمك هذه تخص تلك الطيور التي لا تطير |
Uçamayan kuşları severim. - Öyle nefisler ki. | Open Subtitles | أحب الطيور التي لا تستطيع الطيران إنها لذيذة جداً |
Daha Uçamayan bir uçaktan neden koçum olmasını isteyeyim? | Open Subtitles | لماذا أريد أن أتدرب على يّد طائرة لا تستطيع الطيران حتى؟ |
Aslına bakacak olursan Uçamayan 40 kadar kuş türü var. | Open Subtitles | الذي لا يمكنه الطيران في العالم في الواقع، ثمّة 40 نوعاً لا يمكنه الطيران |
Uçamayan bir kuş olmanın nasıl bir şey olduğunu bilmek ister misin? | Open Subtitles | أتودين معرفة كيف يبدو الطير الذي لا يمكنه الطيران ؟ |
Uçamayan bir kuş. Üç harfli. | Open Subtitles | كلمة من ثلاث أحرف لـ طائر لا يستطيع الطيران |