Bu saldırının olmasını engelleyebilmemin tek yolu, uçuş anahtarındaki veri. | Open Subtitles | السبيل الوحيد لمنع حدوث هذا الهجوم هو بمعلومات موجودة على مفتاح رحلتك. |
Bu saldırının olmasını engelleyebilmemin tek yolu uçuş anahtarındaki veri. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لكي أوقف وقوع ذلك الهجوم هو من البيانات على مفتاح رحلتك. |
uçuş anahtarındaki veriyi yüklemek için onların sistemlerini kullanabilirim. | Open Subtitles | استطيع استعمال نظامهم لرفع البيانات الموجودة على مفتاح الرحلة. |
uçuş anahtarındaki veri şifreli. | Open Subtitles | البيانات الموجودة على مفتاح الرحلة |
Tanner'ın uçuş anahtarındaki veriyi analiz ettik ve buna ilişkin hiçbir kanıt bulamadık. | Open Subtitles | لقد حللنا البيانات التي على مفتاح الرحلة الخاص بالملازم (تانر). ولم نجد دليلاً على ذلك، في الحقيقة |