Kız adamın hayatındaki en önemli şeydi. Onun uğruna her şeyden vazgeçti. | Open Subtitles | لقد كانت شيء مهم بالنسبة له لقد ضحى بكل شيء من أجلها |
Nefret ediyorum, çünkü değer verdiğim, uğruna her şeyimi feda ettiğim biri, benim yerime onu seçti. | Open Subtitles | أنا أكره له... لشخص ما يهتم... شخص ما ضحى بكل شيء من أجل... |
İnancı uğruna her şeyini verdi. | Open Subtitles | لقد ضحى بكل شيء لاجل الانجيل |
Neden inanmadığın bir gaye uğruna her şeyini kaybedeceksin ki? | Open Subtitles | لماذا تفقد كل شيء من أجل قضية لا تؤمن بها حتى؟ |
İşimiz uğruna her türlü şeyi yapmak zorunda kalıyoruz bunun için belli bir ruh hâlinde olmamız gerekiyor. | Open Subtitles | أتعلم، يجب علينا أن نفعل أي شيء من أجل عملنا وهذا يتطلب نهجًا محددًا |
Yalan uğruna her şeyimi riske eder miydim? | Open Subtitles | أأخاطر بكل شيء من أجل كذبة؟ |