Ubient Yazılım'ın başkanı gelecekten gelen bir çifte ajan mı yani? | Open Subtitles | المدير التنفيذى لبرمجيات يوبيينت من المفترض أن يكون نوع ما عميل مزدوج من المستقبل ؟ |
Ama öyleyse bile, Ubient dünyadaki en büyük şirketlerden biri. | Open Subtitles | لكن حتى مع هذا ، يوبيينت من أكبر المؤسسات فى العالم |
Ubient kayıp verilerinizi kurtarmak için her şeyi yapacak. | Open Subtitles | يوبيينت ستفعل كل ما في وسعها لاسترجاع البيانات المفقودة الخاصة بك |
Hepiniz Ubient İlaç Firmasını yönetmekle çok meşgulsünüzdür eminim, o yüzden vakit kaybetmeyelim. | Open Subtitles | أوقن أنكم مشغولون للغاية بإدارة شركة (يوبيانت) الصيدلية، لذا لن أهدر وقتكم أو وقتي |
Andrew Epperly, Ubient İlaç Firmasının bir çalışanı değil. | Open Subtitles | (أندرو إيبارلي) ليس موظفًا بشركة (يوبيانت) الصيدلية. |
Doğru, şu Ubient virüsü. Ağ bütün binada çöktü. | Open Subtitles | صحيح ، هذا فيروس يوبيينت الشبكات أصيبت فى كامل المبنى |
Hâlâ Ubient'e olanların arkasında onun olduğuna inanıyor musunuz? | Open Subtitles | هل مازلتم مصدقين أنه وراء ما حدث لـ يوبيينت |
Ama Ubient saatte milyonlarca dolar kaybediyor. | Open Subtitles | و لكن يوبيينت تخسر ملايين الدولارات كل ساعة |
Ubient'e olan saldırıların duracağı garanti değil. | Open Subtitles | ليس ضمانا بأن الهجمات ضد يوبيينت سوف تتوقف |
Bu sabah itibariyle, Ubient Yazılım virüssüz. | Open Subtitles | اعتبارا من صباح اليوم أصبحت برمجيات يوبيينت خالية من الفيروس |
Önümüzdeki iki mali dönem biraz sarsıntılı olacak, ama senin sayende, Ubient ayakta. | Open Subtitles | الرُبعان الماليان القادمان سَيَكُونان مهزوزان في أحسن الأحوال و لكن شكرا لك ، يوبيينت على قيد الحياة |
Hepsi Ubient'in Enzim işletim sistemini kullanıyor. | Open Subtitles | كلها تستخدم نظام تشغيل ، إنزيم يوبيينت |
Ubient Yazılım'ın sonunu ilan ediyor. | Open Subtitles | إنها تدعو لتدمير جميع برمجيات ، يوبيينت |
Çünkü bu hızla, Ubient Yazılım üç gün içinde yok olacak, bu da demek oluyor ki bütün mali desteğimizi kaybedeceğiz, casus yazılım programımızdan bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | لأنه بهذا المعدل سوف تختفى يوبيينت من الوجود فى ثلاثة أيام مما يعني أننا سنفقد كل الدعم المالي بدون الحاجة لذكر برنامج التجسس الخاص بنا |
Peki ya Ubient'e yapılan saldırılar? | Open Subtitles | ماذا عن الهجمات على يوبيينت ؟ |
Ubient İlaç Firmasının bir çalışanıyken diyelim o zaman. Araştırmasını görmem gerek. Özellikle NZT'nin yan etkilerine karşı koyma konusundaki herhangi birini. | Open Subtitles | إبَّان وقت توظيفه بشركة (يوبيانت) أودُّ أن أرى أبحاثه، وتحديدًا أي شيء حيال |
Efendim, Ubient'te NZT adında bir ilaç için deney yapılmadı. | Open Subtitles | سيدي، لم تتواجد يومًا تجربة لما يدعى (إن زي تي) بشركة (يوبيانت). |
Belli ki kimsenin Ubient ve NZT arasında bağ kurmasını istemiyorlar. | Open Subtitles | انظري، لا يُخفَى أنهم لا يودُّون أن يربط أحد بين (يوبيانت) و(إن زي تي). |
Ubient'teki kadın. Notu o yazdı. | Open Subtitles | تلك المرأة من (يوبيانت)، هي من دوَّنت الملحوظة. |
- Ubient, hastalardan birkaçı ortadan kaybolana kadar çalışmanın içeriğinden haberdar değildi. | Open Subtitles | (يوبيانت) لم تتبيَّن شيئًا حيال الدراسة إلا بعدما اختفى عدة مرضى |
- Ubient yapmayı kabul etti yani? | Open Subtitles | -إذن قبلته شركة (يوبيانت)؟ |