Anahtarlarıma ulaşamıyorum. Seninkiler kolayda mı? | Open Subtitles | لا أستطيع الوصول لمفاتيحي هل هي في متناول يدك ؟ |
Anlatmak için John Dogget'a ulaşamıyorum bile. | Open Subtitles | مهما هو، أنا لا أستطيع الوصول جون لإخباره عنه حتى. |
Mike sana bir türlü ulaşamıyorum. En kısa sürede bana ulaşabilir misin lütfen? | Open Subtitles | مايكل , لا يمكنني الوصول اليك رجاء اتصل بي ان كان ملائما لك |
Prenses Mia'nın evi cevap vermiyor ve Joseph'e de ulaşamıyorum. | Open Subtitles | لا احد يجيب الهاتف في منزل الأميرة ميا ولا أستطيع الإتصال بجوزيف على هاتفه الخليوي |
Grady ve Earl'e ya da merkezden birilerine ulaşamıyorum. | Open Subtitles | لا استطيع الوصول الى ايرل وكرايدي او اي احد |
Sorun şu; o bana ulaşabiliyor ama ben ona hiç ulaşamıyorum. | Open Subtitles | يمكنها الوصول إليَّ لكن لا يمكنني الوصول إليها |
Annemin yüzüğü giderden aşağı gitti. Ona ulaşamıyorum. | Open Subtitles | لقد هبط خاتم ماما في البالوعة لا أستطيع الوصول إليه |
Yokuş aşağı ilçeye iniyoruz frene de ulaşamıyorum! | Open Subtitles | سننزل من التل، ولا أستطيع الوصول للمكابح |
ama göremedim. cep telefonuna da ulaşamıyorum. | Open Subtitles | لم يظهر، لا أستطيع الوصول اليه على هاتفه المحمول |
Üst taret, soldalar. Ben ulaşamıyorum. | Open Subtitles | البرج العلوي ، نحو الأمام العلوي ، لا يمكنني الوصول لها |
Ona hiçbir yerde ulaşamıyorum. Köşkte, cep telefonunda. | Open Subtitles | فلا يمكنني الوصول إليها، لا عن طريق المنزل أو الهاتف النقّال |
Prenses Mia'nın evi cevap vermiyor ve Joseph'e de ulaşamıyorum. | Open Subtitles | لا احد يجيب الهاتف في منزل الأميرة ميا ولا أستطيع الإتصال بجوزيف على هاتفه الخليوي |
Eleştirmenler Alexandre'ı görmek istiyor ama ona ulaşamıyorum. | Open Subtitles | النقاد يريدون ان يرو الكساندر لكن لا استطيع الوصول إليه. |
Sorun şu; o bana ulaşabiliyor ama ben ona asla ulaşamıyorum. | Open Subtitles | و المشكلة هي أنها كانت تصل إليَّ و لم أستطع الوصول إليها أبداً |
Orada bir şey daha var Ona ulaşamıyorum. Görüyor musun? | Open Subtitles | هناك somethin ' في هناك، أنا لا أَستطيعُ الوُصُول إليه. |
Bu arada Centaur'a ulaşamıyorum. Bu sefer ona ne yaptın? | Open Subtitles | لا أستطيع الاتصال سانتور، ماذا فعلت به هذ المرة ؟ |
Cep telefonundan ulaşamıyorum, iletişim ağında değil. | Open Subtitles | لا أستطيع التواصل معهم عبر التليفون او عبر الاتصال. |
Ona ulaşamıyorum ve işe de gelmiyor. Bu yüzden endişelendim. | Open Subtitles | لم أستطع الإتصال به ولم يأتِ إلى العمل أيضاً لذا قلقت |
- Kuleye ulaşamıyorum. Fırtınadan. | Open Subtitles | هذه العاصفة خلفت حقا فوضي عارمه لا استطيع الاتصال بالبرج |
Bu arabalara ulaşamıyorum. Parayı alamam. | Open Subtitles | لا أستطيع الحصول على تلك السيارات ولا المال أيضاً، أتفهم ذلك؟ |
Bir şeyler doğru değil ve Elçiliğe ulaşamıyorum. | Open Subtitles | شيء ما يبدو خاطئًا, و لا يُمكنني الوصول إلى السفارة. |
- Ben de öyle. Veritabanına ulaşamıyorum. Sorunun ne olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | لايمكنني الوصول لقاعدة البيانات أتعرفين مالخطب؟ |
Ekipman arızalarından dolayı ...dönüş için gerekli oksijen jeneratörlerine ulaşamıyorum. | Open Subtitles | لم يمكني الدخول لمولّد الأكسجين الذي نحتاجه لعودتنا ،بسبب فشل المعدات |