Hayır, çünkü başka bir sergim olmayacak. Kimse işimi umursamayacak. | Open Subtitles | كلّا، لأنني لن أذهب لمعرض آخر، لأن لا أحد يكترث لأعمالي |
Bu planı yapan ben de aralarında olduktan sonra, kaç kişinin öldüğünü umursamayacak biri. | Open Subtitles | خطة وُضعت من قِبل شخص لا يكترث بشأن عدد الأشخاص الذي يموتون، طالما أنا واحد منهم |
Hayır, hayır, bu küçük bir çocuk ve annesini umursamayacak kadar sıkışık olan onlara çok acı çektiren sistemin, yani senin kişisel işin. | Open Subtitles | لا، لا، لا، هذا شخصيّ، بالنسبةِ لطفلٍ صغير ووالدته اللذّان عانا الأمرّين بسبب النظام، والمقصود هو أنت، مشغولٍ جدًّا لئلّا يكترث بهما. |
Bundan iki yıl sonra şerifin bu işi çabucak bitirip bitirmediğini kimse umursamayacak. | Open Subtitles | بعد سنتين من الأن لن يهتم أحد إذا قائد الشرطة حول هذا إلى حالة طوارئ |
Kimse benim düşündüğümü umursamayacak. | Open Subtitles | لن يهتم أي أحد لما أعتقده |
Kimse, yorgun olduğumu, anlamayacak ya da umursamayacak. | Open Subtitles | لا أحد سيتفهم أو يكترث بأنني مُجهدة. |
Kimse umursamayacak! | Open Subtitles | لا احد يكترث |
Bundan 100 yıl sonra kimse bu deneydeki rolü dışında Donnie Hendrix'i umursamayacak. | Open Subtitles | خلال 100 عام، لن يهتم أحد بأي حال بـ(دوني هندريكس) إلا لكونه هامش سفلي في هذه التجربة. |
- Kahretsin, Harvey bunu umursamayacak! | Open Subtitles | اللغنة (هارفي) لن يهتم |
- Kahretsin, Harvey bunu umursamayacak! | Open Subtitles | اللغنة (هارفي) لن يهتم |