"umut vaat eden" - Translation from Turkish to Arabic

    • واعد
        
    • واعدة
        
    Böylece bir mevkie ulaşacak umut vaat eden genç bir erkekle tanışabilirsin. Open Subtitles وبهذه الطريقة يمكنك مقابلة شخص يتمتع بمستقبل واعد
    umut vaat eden genç bir üniversite öğrencisi olduğunun varoş bir suçlu olmadığının farkına varabilirsin. Open Subtitles لتدرك بأنك طالبٌ جامعي واعد وليسَ وليس مجرم الحي
    Ekip casusluk işini kurunca korumalar da onları umut vaat eden bir ize götürüyor. Open Subtitles بعد أن رفع الطاقم قدرات تجسسه أخذهم الحارس إلى مكان واعد
    Pentium çip pazarında umut vaat eden göstergelerden bahsediyoruz. Open Subtitles نحن نرى مؤشرات واعدة بسوق رقائق المعالجة
    umut vaat eden kariyerini, seçici ve yanlış yönlendirilmiş bir sadakat için bir kenara atma. Open Subtitles لا تضيع مهنة واعدة من أجل حس بالولاء انتقائي وغير وجيه
    Ve benim yıldız öğrencim şimdiye kadar gördüğüm en umut vaat eden öğrencim Joe'nun barında bekarlığa veda partisi için İrlanda bombası yapıyor... Open Subtitles حياتي في رأيتها واعدة طبيبة وأكثر اللامعة, وتلميذتي لحفلة الإيرلندي الشراب تخلط جو " حانة في العزوبية توديع "
    umut vaat eden oyun kurucu aşırı dozdan öldü. Open Subtitles "لاعب كرة قدم واعد يموت بسبب جرعة زائدة"
    Viking eserleriyle ilgili umut vaat eden bir yer bulduk. Open Subtitles لقد عثرنا على موقع واعد يحوي قطعاً أثرية من عصر الفايكينج...
    Viking eserleriyle ilgili umut vaat eden bir yer bulduk. Open Subtitles لقد عثرنا على موقع واعد يحوي قطعاً أثرية من عصر الفايكينج...
    umut vaat eden bir sezon geçirdim. Open Subtitles كان لي موسم واعد جدا، رغم ذلك
    umut vaat eden bir harf. Open Subtitles ف؟ يا له من حرف واعد دعيني أفكر ...
    Eğer umut vaat eden birisi çıkarsa onu ekranda seninle test etmek isterim. Open Subtitles -أريدكَ أن تقابلهم لترى أيّهم شخصٌ واعد .
    umut vaat eden bir şeyler çıktı mı? Open Subtitles والموارد أي شيء واعد ؟
    "O hiç de umut vaat eden bir asker değil." Open Subtitles بالإضافة أنه سكير، ولا أعتقد بأنك أضعت وقتك على هذا يا (هنرى). إنه ليس موظف واعد إنهمجرد...
    - Yerine umut vaat eden birini bulduk. Open Subtitles شخص واعد جداً الإسم (ويستن)
    Ve benim yıldız öğrencim şimdiye kadar gördüğüm en umut vaat eden öğrencim Joe'nun barında bekarlığa veda partisi için İrlanda bombası yapıyor... Open Subtitles وتلميذتي اللامعة, وأكثر طبيبة واعدة رأيتها في حياتي تخلط الشراب الإيرلندي لحفلة توديعالعزوبيةفي حانة"جو "
    Bunlar gerçekten umut vaat eden günler. Open Subtitles هذه أيام واعدة بكلّ تأكيد.
    umut vaat eden haberlerin vardır umarım. Open Subtitles آمل أن هناك أخبار واعدة
    Bir zamanlar Halcyon aynı AOL gibi umut vaat eden bir şirketti. Open Subtitles كانت (هالسيون) بيوم ما شركة واعدة (كـ (إيه أو إل
    Ama bu yan etkileri engellemekte umut vaat eden tek çözüm anı yerleştirme ve başlarına gelen şeyin farkındalığını tamamen silmek oldu. Open Subtitles "ولكن التصرف الوحيد الذي أظهر نتائج واعدة..." "للسيطرة على هذه الآثار الجانبية هو استبدال الذاكرة..." "المحو التام لذكريات ما خاضوه"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more