"umutsuzluğu" - Translation from Turkish to Arabic

    • اليأس
        
    Bununla yaşayabilirim. umutsuzluğu ben de bilirim. Open Subtitles . أستطيع العيش مع ذلك . لقد عرفت اليأس أيضاً
    Pek çok insan boşluğun içindeler, ama umutsuzluğu görmek bir hayli zordur. Open Subtitles الكثير من الناس في فراغ .. ولكن ولكن عليهم أن يكونوا في الذي هم فيه لكي يصلوا إلى اليأس
    Taze acıdır, ama umutsuzluğu söylemez bir anda içinde dağıldı. Open Subtitles حالة اليأس التي اصابته مؤخرا لا اقول القنوط انتهت في لحظة
    Ve ikinci bir şans gözüyle baktıkları altın bilet kadar bu umutsuzluğu ateşleyen başka birşey daha yoktur. Open Subtitles و لا شيء يشعل اليأس في الآنسات مثل مشاهدة آنسة أخرى تتزوج
    Daha önce bir kez terapi görmüştüm, ...umutsuzluğu yenme konusunda çok yardımı olduğunu hatırlıyorum. Open Subtitles كُنت تحت علاج من قبل و انا أتذكر جيداً تلك المواد كيف يمكنها ان تساعد اليأس
    Daha önce bir kez terapi görmüştüm, ...umutsuzluğu yenme konusunda çok yardımı olduğunu hatırlıyorum. Open Subtitles كُنت تحت علاج من قبل و انا أتذكر جيداً تلك المواد كيف يمكنها ان تساعد اليأس
    Aile sahibi olamamamın getirdiği hüsranı o kızgınlığı, o umutsuzluğu ve suçlama duygusunu anlıyorum. Open Subtitles الاحباط ان تكون ,مرفوض من العائلة اليأس والغضب .واللوم
    Çaresizliğin umutsuzluğu ile inancın sonu gelmeyen umudu arasında. Open Subtitles الخيار بين اليأس من اليأس والوعد الدائم من الايمان
    An itibariyle hissettiğiniz bu şeyi bu açlığı, bu umutsuzluğu daha önce yaşadım ben. Open Subtitles لكن ما تشعرونه الآن، اليأس والشره، لقد مررت بذلك من قبل
    Daha sonra umutsuzluk çökerdi. umutsuzluğu dağıtmak için içki içerdim. Open Subtitles ثم يأتي اليأس فأشرب لأقاوم اليأس
    Kimsenin benim hissettiğim umutsuzluğu ve öfkeyi yaşamasını istemedim. Open Subtitles لمنع آخرون من شعور اليأس... والغضب الذي شعرت.
    Yanımdaki adamla aynı anlamsızlığı ve umutsuzluğu hissettim. Open Subtitles حسناً, لا أعلم ...شعرت بذات الإحساس العبثية و اليأس, تماماً كالرجل التالي
    Çok seyahat ettim ve çok şey gördüm galaksideki umutsuzluğu inkar etmek için. Open Subtitles لقد سافرت بعيداً و رأيت كثيراً. حتي أتجاهل اليأس في "المَـجَـرّة".
    umutsuzluğu bir mil öteden koklayabilirim. Open Subtitles أستطيع أن أشم رائحة اليأس على بعد ميل
    Ve korku, umutsuzluğu doğurur. Open Subtitles والخوف يولد اليأس
    Ve korku, umutsuzluğu doğurur. Open Subtitles والخوف يولد اليأس
    Havadaki umutsuzluğu kokla. Open Subtitles شم رائحة اليأس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more