| Sonuçları UNIT'e e-posta olarak atıyorum. Tedbir benim göbek adım. | Open Subtitles | أُرسل النتيجة بالبريد الإلكتروني إلى الوحدة اسمي المتوسّط هو يقضة |
| Tahmin edildiği gibi, UNIT güçleri sondan bir önceki aşamaya geçti. | Open Subtitles | "كما هو متوقع، انتقلت قوات "الوحدة إلى المرحلة ما قبل الأخيرة |
| Her zamanki UNIT piyadelerinden daha zekisin. - Hakkını vermeliyim. | Open Subtitles | "أنت أذكى من جنود المشاة في "الوحدة أنا أعترف بهذا |
| Bundan böyle, bu operasyon UNIT'in kontrolü altında olacak. | Open Subtitles | ومن الآن فصاعداً تتولى يونيت هذه العملية |
| UNIT ve Torchwood tarafından. El altından Zaman Lordlarını araştırmışlar. Bunu yapmışlar. | Open Subtitles | هناك يونيت وتورتشوود وجميعهم يدرسون سادة الزمن في الخفاء |
| Kate Stewart, UNIT'de bilimsel araştırma biriminin başkanıyım. | Open Subtitles | كايت ستيوارت، رئيسة البحث العلمي في الوحدة |
| Kate Stewart, ...UNIT'in başında, çalışma şekillerini değiştiriyor. | Open Subtitles | كايت ستيوارت ترأس الوحدة تغير طريقة عملهم |
| UNIT 02 yi aldığımızda işimiz daha mı basitleşecek? | Open Subtitles | عملنا سوف يصبح أسهل لو حصلنـا على [ الوحدة 02 ] ؟ |
| Burası UNIT dahili hattı 221... Sakın telesekretere bağlama beni. | Open Subtitles | "هذا "ملحق الوحدة 221 - أرجو ألا تكون آلة تسجيل الرسائل - |
| UNIT, alan tecrübemi göz önüne alıp, beni bu işe koştu. | Open Subtitles | لقد سرعت "الوحدة" ذلك نظرا لخبرتي في الميدان .. |
| Siz ikiniz! Tüm personelin burayı boşaltması emredildi. Bina, UNIT denetiminde. | Open Subtitles | أنتما، لقد طلب من كل الموظفين إخلاء المكان "المبنى تحت قيادة "الوحدة |
| Şu Doktor, UNIT'e ait bir jipteydi. | Open Subtitles | ذلك الدكتور "لقد كان في السيارة العسكرية لـ"الوحدة |
| Şayet fabrikadaysalar ateş etmemelerini söyle. Yoksa UNIT toptan katledilir. | Open Subtitles | لكن إذا كانوا في الداخل "أخبريه بألا يطلق النار، ستحصل مجزرة في "الوحدة |
| Bir UNIT çalışanıyım. Osterhagen Anahtarı'nı bana verdiler. | Open Subtitles | - "أنا عضو في "الوحدة" و لقد أعطوني "مفتاح الأوستراهاجن - |
| Öyle de olsa, UNIT'in çok üstünde bir yetkim var. Ve Doktor'un yapacağı bir şey daha var. | Open Subtitles | "لدي سلطة أعلى، أعلى من "الوحدة و هنالك شيء واحد آخر كان الدكتور ليفعله |
| Son günlerde UNIT'e pek güvenim kalmadı. | Open Subtitles | تعلمين، لست واثقا بخصوص "الوحدة" هذه الأيام |
| Şayet fabrikadaysalar ateş etmemelerini söyle. Yoksa UNIT toptan katledilir. | Open Subtitles | أخبريه بألا يطلق النار ستحصل مجزرة في "الوحدة" |
| Sisteme girmişler, efendim. Sinyal, UNIT'in içinden geliyor. | Open Subtitles | إنهم داخل النظام سيدي إنها تأتي من داخل "الوحدة" |
| Bundan böyle, bu operasyon UNIT'in kontrolü altında olacak. | Open Subtitles | ومن الآن فصاعداً تتولى يونيت هذه العملية |
| Er Nathan ve Barclay, UNIT'in en iyileri. | Open Subtitles | الجنديان ناثان وباركلي، أفضل عناصر يونيت |
| Percy. AR ve P - UNIT Plakçılığın yöneticisi. | Open Subtitles | "بيرسي" , "سي اي او" و "آي اند آر" من تسجيلات "بي يونيت" المعروفة |