"unutamayacağı bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • لن ينساه
        
    • لن ينساها
        
    • لا تنسى أبداً
        
    O halde bir saatten daha kısa süre içinde patlayacak ve Amerikalıların asla unutamayacağı bir saldırı olacak. Open Subtitles سوف تنفجر وستنفجر بشكل لن ينساه الأمريكيون أبداً عندما تنتهى, قابلنى بالمنزل الآمن
    Bunun prensin unutamayacağı bir kutlama olmasını sağlamalıyız. Open Subtitles يجب أن نتأكد إن هذا هو الحفل الذي لن ينساه الأمير أبداً
    Bunun genç prensin unutamayacağı bir kutlama olmasını sağlamalıyız. Open Subtitles يجب أن نتأكد إن هذا هو الاحتفال الذي لن ينساه الأمير الشاب أبداً
    Vali de öyle. Bugün ona asla unutamayacağı bir yara hediye ettim. Open Subtitles و كذلك المامور لقد اعطتيه اليوم لسعه لن ينساها ابدا
    O zaman bu, kimsenin unutamayacağı bir 12 dakika olacak. Open Subtitles حسناً , لذلك سنجعلها 12 دقيقة لا تنسى أبداً حسناً ؟
    Eğer onları ilgi odağı haline getirirsek onlara kimsenin unutamayacağı bir ders vermiş oluruz. Open Subtitles نضعه في المرمى ونلقّنه درسا لن ينساه أحد.
    Emin olun, yakın zamanda unutamayacağı bir doğum günü olacak. Open Subtitles أضمن أنه سيكون عيد ميلاد لن ينساه عن قريب
    Öyleyse ona unutamayacağı bir parti hazırlayalım. Hepiniz toplanın. Open Subtitles حسنا,فلنمنحه عيد ميلاد لن ينساه ابدا
    Ne? Hayır. O pisliğe hiç unutamayacağı bir ders verdim. Open Subtitles لقد لقنّت الوغد درساً لن ينساه أبداً
    Ona hayatı boyunca unutamayacağı bir ders verdim. Ne? Open Subtitles لقد لقنّت الوغد درساً لن ينساه أبداً
    Şu çatlağa unutamayacağı bir ders verelim. Open Subtitles لنعلم هذا المسخ درساً لن ينساه
    Bu sikiğe unutamayacağı bir ders vermek istiyorum. Open Subtitles أريد تعليم هذا الوغد درسًا لن ينساه قط.
    Victor'ın 60. yaş günüydü ve ona unutamayacağı bir şey yapmak istemiştim. Open Subtitles كان بعيد ميلاد (فيكتور) الـ60، و وددتُ أنّ أفعل شيئاً لن ينساه.
    Dünyanın unutamayacağı bir şey. Open Subtitles شيء لن ينساه العالم أبداً
    Asla unutamayacağı bir buluşma olacak. Open Subtitles وسيكون موعد لن ينساه
    Tüm dövüşçülere lakaplarını ben takarım. Güven bana, bu hiç kimsenin unutamayacağı bir isim olacak. Open Subtitles ثق بي، إنه اسم لن ينساه أحد
    Hiçbirinin unutamayacağı bir akşamdı. Yoksa unuturlar mıydı? Hayır. Open Subtitles كانت أمسية لن ينساها أي منهم أبداً، أم هل سينسونها؟
    Kimsenin unutamayacağı bir lise son geçireceksin. Open Subtitles ستحظين بسنة أخيرة في سمولفيل لن ينساها أحد أبداً
    Saatler hiç birimizin asla unutamayacağı bir deneyim için işlemeye başladı. Open Subtitles بدأت عقارب الساعه تؤشر إلى تجربه لن ينساها أيٍ منا
    Bu ikimizinde unutamayacağı bir gece olacak. Open Subtitles هذه ستكون ليلة لا تنسى أبداً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more