"unutmamı" - Translation from Turkish to Arabic

• أنسى
• أنساك

Bana diğerini unutmamı sağlasın.
فقط رُبما ستَجعلني أنسى ذلكَ الشَخص الآخَر

unutmamı sağlayacak birşeyler yaptı.
إنها تفعل مثل هذه الأشياء .. لتجعلني أنسى

Senin yüzünden nasıl acı çektiğimi, işkence gördüğümü ve küçük düşürüldüğümü unutmamı mı istiyorsun?
تريدني أن أنسى كم كنت أعاني بسببك مشوّه ومتدهور ؟

Adam gidince onu gördüğümü unutmamı ve kimseye söylemememi söyledi.
عندما رحل, قال أن علي أن أنسى إني رأيته و لا أخبر أحداً مطلقاً

Seni çok uzağa gönderip bana seni unutmamı söylediler.
أرادو إرسالك بعيداً وأخبروني أن أنساك

Ama işi kabul ettikten birkaç gün sonra bıraktı, parayı geri verdi ve şiddetle unutmamı önerdi.
ولكن بعد بضعة أيام من قبول المهمة، استقال منها.. وأعاد لي مالي واقتراح أن أنسى الأمر

Haitili arkadaşın, buraya geldiğinize dair her şeyi unutmamı mı sağlayacak?
صديقك الهايتي سيحرص على ان أنسى أنكما كنتما هنا؟

Bana geldiler ve gördüğüm şeyi unutmamı söylediler.
لقد أتوا إلي ، و أخبروني بأن أنسى ما رأيته

Ancak hiçbir ölü sayısı unutmamı sağlayamaz.
ولكن لا يوجد كِمية كافية من الموت تجعلنى أنسى

Bıçaktan kurtulmamı ve tüm olanları unutmamı söyledi.
أخبرنيّ أن أتخلص من السكين .و أنّ أنسى الحادثة كُلها

Takılması eğlenceli biriydi aslında. Boktan hayatımı beş dakikalığına unutmamı sağlıyordu.
لم يكن هنالك بأس في صحبته حقًّا جعلني أنسى حياتي المزرية خمس دقائق

Gördüğüm şeyi unutmamı yoksa hafızamı kendinin çıkaracağını söyledi.
أنّه عليّ أن أنسى مارأيتُ تلك الّليلة . و إلاّ فإنّه سيخرج ذاكرتيّ بنفسِه

147 yıl boyunca bana yaşattığın her şeyi bir anda unutmamı mı bekliyordun?
أتريدينني أن أنسى كلّ شيء جعلتِني أعانيه خلال آخر 147؟

Benim yeni biri olmamı, geçmişimi unutmamı sağladı. Sorun şu ki sonsuza dek unutamıyorsun.
فقد جعل منّي شخصًا آخر، أنسى الماضي، إلا أن المشكلة لا يمكنك النسيان للأبد

Sadece bu gerçek. Beni ben yapan her şeyi unutmamı nasıl benden istersin?
كيف يمكنك أن تطلب منى أن أنسى من أنا ؟

Kırılan kalbimi alıp, kenara koyup, olanları unutmamı mı istiyorsun?
هل تريدينني أن آخذ قلبي ! المحطم و أضعه بعيداً و أنسى الأمر؟

Dediğin hiçbir şey karımı unutmamı sağlamaz.
ليس هناك ما تستطيع قوله ... يجعلني أنسى اني احب زوجتي هل هناك ؟

Babam hakkındaki her şeyi unutmamı sağlayabilir.
يمكنه أن يجعلني أنسى أن لديّ والد

Sakat kocamı unutmamı sağlıyor.
إنه يجعلني أنسى. زوجي العاجز، وحدتي.

Aracım Martin'le konuştum ve bana bu işi unutmamı söyledi
عندها تحدّثت الى وكيل أعمالي السيد مارتن ريفيرا" اللذي نصحني بان أنسى الأمر برمّته"

Seni unutmamı sağlar sanmıştım.
ظننت أن هذا كفيلاً بحعلي أنساك.