Ailem ve kendi adıma çok utanıyorum çünkü o dönemde yazdığım her şey tamamen hayâl ürünüydü. | Open Subtitles | أنا محرج لي وعائلتي عندما أخبرك أغلب الذي كتبت أثناء ذلك الوقت كان قصة، يتضمّن تقريري الأحدث |
O kadar utanıyorum ki. | TED | أنا محرجة جداً، لا أريد للناس أن يظنوا أني غبية |
Uzun zaman önce burada olanlardan utanıyorum ve benim krallığımda bunların olmayacağına sizi temin ederim. | Open Subtitles | أنا خجلان مِنْ الذي حَدثَ هنا خلال السنوات الماضية وأُطمئنُك هذا لَنْ يَحْدثَ ثانيةً في مملكتِي |
Bu yüzden, bugün, bu mesleği yapıyor olduğum için bu kadar utanıyorum. | TED | لهذا السبب أنا أخجل اليوم أن أعمل هذا العمل. |
Ben kendim de biraz utanıyorum ama bu iyi hissettiriyor. | Open Subtitles | و أنا كذلك أشعر بالخجل نوعا ما لكنه شعور جميل |
Bunu söylediğim için utanıyorum, ama yüzüğü yeniden görene dek bunları tamamen unutmuştum. | Open Subtitles | انا خجل مما ساقوله لكن منذ ذلك اليوم وأناقد نسيت هذا الموضوع كلياً |
Oh, Sandro, öyle utanıyorum, öyle utanıyorum ki. Yaptığımı gördün mü? | Open Subtitles | أوه,ساندرو,أنا أشعر بالخجل أنا خجلة جداً.هل رأيت ذلك؟ |
- Biraz utanıyorum ama bazen sabahları ereksiyon olmuş uyanıyorum. | Open Subtitles | هذا محرج نوعاً ما، لكن أحياناً أفيق صباحاً منتصب الخيمة بالكامل |
utanıyorum. Gerçekten hissedebildiğimi sandım. | Open Subtitles | أنني محرج أنني حقاً أعتقدت أنني قد شعرت بها |
Bak, senden utanıyor filan değilim. Ben kendimden utanıyorum. | Open Subtitles | انظري, الامر ليس انني محرج منك انا محرج من نفسي |
Ona davranışın yüzünden, onu buraya getirmeye utanıyorum. | Open Subtitles | لقد اصبحت محرجة جدا من احضارها، بسببك وبسبب الطريقة التى تتصرف بها فى وجودها. |
Açıkçası, sana bununla geldiğim için utanıyorum ama başka bir şansım yoktu. | Open Subtitles | بصراحة ، انا محرجة لكى أقول لك هذا الأمر ولكنليسهناكخيارآخر. |
Sonra dükündüm ki, "Hey, bütün ülkede bu modayı başlatan benim. Neden utanıyorum ki?" | Open Subtitles | ثم أعتقدت , أنني الوحيد التي بدأت بالهلوسة ماذا أنا خجلان منه؟ |
Söylemeye utanıyorum, ama bunun sorumluluğu biraz da bizde. | Open Subtitles | وانا خجلان لقول اننا نتحمل بعض المسؤليه تلك |
Bunu kimseye söylemeyin doktor. utanıyorum. | Open Subtitles | لا تخبر أحداً بذلك أبداً فأنا أخجل من ذلك |
Çok utanıyorum. Beceriksizmişim gibi hissediyorum. Kızgınım, stresliyim, önemsiz olduğumu hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر بالخجل الشديد، أشعر وكأنّي فاشل، أشعر بالغضب والإحباط وعدم الأهميّة |
Bunu kabul ettiğim için utanıyorum ama baba hakkında yanılmışım . | Open Subtitles | انا خجل من الاعتراف ، لكنه قاس لقد كذبت على والدك؟ |
- Sizinle birlikte içeri girmekten utanıyorum. - Oh, saçmalama, Emma. | Open Subtitles | انا خجلة لانني وصلت معك اوه , لاتكوني سخيفة ايما |
Her seferinde bana koşmandan utanıyorum. Artık kendi ayakların üstünde durmalısın. | Open Subtitles | أشعر بالحرج منك كلّما هرعت إليّ يجب أن تدافع عن نفسك |
Suçluları o şeyin arka koltuğunda götürmekten utanıyorum. Senin koltuğunu bilemem ama benimkinde bir yay var ki sürekli-- | Open Subtitles | أنا مُحرج فقط من حجز مُجرمين في الخلف من تلك السيّارة، ولا أعرف حول مقعدكِ، |
Kör insanların zeki olduğunu sanırdım, bebek gibi ağlayıp zırlıyorsunuz. Hepinizden utanıyorum! | Open Subtitles | يا إلهي، العميان أغبياء يصرخون ويبكون مثل الأطفال، أشعر بالعار لأني أحدكم |
Şimdi daha çok utanıyorum, anne. Ne oldu bana? | Open Subtitles | الآن أشعر بالخزي أكثر يا أماه، ما الذي يحدث لي؟ |
Özür dilerim, bu işi garipleştirmek istemiyorum ama biraz utanıyorum. | Open Subtitles | آسف لا أريد أن أكون سخيفاً لكنني خجول بعض الشيء |
Sadece, söylemek zorundayım çünkü başkasına anlatmaya çok utanıyorum. | Open Subtitles | اسمعي علي أن أقول هذا لأنني أشعر بالإحراج من إخبار أحد آخر |
Doğruyu söylemek gerekirse biraz utanıyorum, tatlım. - Benden mi? | Open Subtitles | أشعر ببعض الخجل من أن أقول لك الحقيقة يا عزيزتي |
Fakat yalnız gitmeye utanıyorum. | Open Subtitles | لكنني خجولة جدا لان أذهب لوحدي. |