| Başka bir deyişle, hepiniz uyanmaya çok yaklaşmış sorunlu çaylaklarsınız. | Open Subtitles | أنتم الأطفال المشكلة الذين أقتربوا من الإستيقاظ |
| uyanmaya ne kadar yaklaştığımı bilmiyorum, ama sen sorunlu bir çaylak gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | لا أعرف شيئا عن أمر الإقتراب من الإستيقاظ لكن لا تبدين كأنك من الأطفال المشكلة |
| İnsanların uçakta uyanmaya alışkın oldukları şekilde. | Open Subtitles | بالطريقة التي اعتاد الناس الإستيقاظ بها على متن طائرة |
| Onlara çok teşekkür ediyorum, çünkü sabahları 4:30'da hatta bazen 3:30'da uyanmaya gönüllü çevirmenler bulmak oldukça zor. | TED | وعلي حقا شكرهم، لأنه من الصعب إيجاد مترجمين يرغبون في الاستيقاظ عند 4:30 صباحًا. أو حتى أحيانًا عند 3:30 صباحًا. |
| İnsanlar uyanmaya başlamadan önce muhtemelen bir saatimiz var. | Open Subtitles | أمامنا غالباً ساعة قبل أن يبدأ الناس فى الاستيقاظ |
| Sabahları tetik parmağım seğirerek uyanmaya başladım. | Open Subtitles | وأستيقظ بوخز الزناد لأصبعي أنه يسبب لي الحكة |
| Sen de yanımda uyanmaya devam etmek ister misin? | Open Subtitles | هل تودين الإستيقاظ دوماً بالقرب مني أيضاً؟ |
| Bir erkeğin yüzüne bu kadar yakın uyanmaya alışık değilim Jeffrey. | Open Subtitles | لست معتاداً على الإستيقاظ (بالقرب من وجه رجل يا (جيفري |
| Hiç uyanmaya yaklaştınız mı? | Open Subtitles | هل إقتربت إحداكن من "الإستيقاظ" ؟ |
| Bende uyanmaya yaklaştım. | Open Subtitles | إقتربت من الإستيقاظ |
| Ne yazık ki, erken uyanmaya ve uyanık kalmaya pek alışkın değildir. | Open Subtitles | لسوء الحظ, (راندي) غير معتاد على الإستيقاظ باكراً و عاد للنوم مباشرةً راندي)؟ |
| Sosis kokularıyla uyanmaya bayılıyorum, tutuklayın beni hadi. | Open Subtitles | أحب الاستيقاظ على رائحة اللحم ما المشكلة؟ |
| Kendimi gecenin bir yarısı uyanmaya ve rastgele düşünceler yazmaya alıştırmıştım. | Open Subtitles | دربت نفسي على الاستيقاظ في منتصف الليل لأكتب أفكار عشوائية. |
| Yarın sabaha bir çift meme ile uyanmaya çalış ahbap. İşte korkunç budur. | Open Subtitles | -حاول الاستيقاظ صباحاً ولديك ثديين, هذا هو المخيف |
| "Tarih, uyanmaya çalıştığım bir kâbus." - James Joyce | Open Subtitles | احاول الاستيقاظ من الكابوس الذي اسمه ... |
| (Müzik) "1812 Overtür" uyanmaya değmiyor. | TED | (موسيقى) "افتتاحية 1812" لا تستحق الاستيقاظ من أجلها. |
| "Tarih uyanmaya çalıştığım bir kabustan ibaret." | Open Subtitles | "التاريخ هو كابوس أحاول الاستيقاظ منه" |
| Sabahları tetik parmağım seğirerek uyanmaya başladım. | Open Subtitles | وأستيقظ بوخز الزناد لأصبعي أنه يسبب لي الحكة |