"uyarı olarak" - Translation from Turkish to Arabic

• كتحذير
• يكون تحذيراً
• هذا تحذيراً
• بمثابة تحذير

Xe-Is arkadaşlarınızı aldıktan sonra,... ..bana dik duran suyun çemberinden bir ok atmamı söyledi sizin türünüze bir uyarı olarak.
بعد ذلك اخذ زايوس أصدقائك، أخبرني ان ارمي سهم خلال دائرة الماء الراكد كتحذير إلى قومك اعتقد بأنكم لم تفهموا

Ben hırsızın eve girmesini, kulağını kesip çetesine uyarı olarak göndermek istiyorum.
أريد من السارق أن يأتي حتى أستطيع أن أقطع أذنه وأرسلها إلى عصابته كتحذير

uyarı olarak kelleleri ahırın üzerine asılsın.
ضع رؤوسهم على رماح خارج الأسطبلات كتحذير

- Elinizi ekmek kızartma makinesine koyun. - Bunu uyarı olarak sayabiliriz.
ضع يدك في محمص الخبز - هذا يمكن ان يكون تحذيراً فحسب -

Büyük birader alaycılıktan hoşlanmıyor. Bunu bir uyarı olarak kabul et.
السخرية لاتروق للكلب الكبير"، فلتعتبر هذا تحذيراً"

Sen de bunu bir uyarı olarak değerlendir. Başka birşey değil.
أعتقد ذلك بمثابة تحذير وليس أكثر.

İmparator bu objeyi bir uyarı olarak göndermiş bu garip mavi orkide İngiliz terleme hastalığını yaymış.
أرسل الإمبراطور هذه القطعة الأثرية كتحذير هذه الزهرة الزرقاء الغريبة سببت مرض سُمي مرض التعرق الإنجليزي

Sen uyarı olarak nükleer füze fırlatıyorsun ama kafadan muayene edilmesi gereken ben mi oluyorum?
لقد اطلقت نووي كتحذير ولكن انا من عليه ان يفحص عقله؟

Bu sabah, Richter, Binbaşı Kiefer'a direnişe yardım edilmemesi için uyarı olarak misliyle karşılık vermek istediğini söyledi.
هذا الصباح، وقال ريختر الرئيسية كيفر يريد الانتقام كتحذير لا لمساعدة المقاومة.

Ama babana bunu bir uyarı olarak bildirmesi için birkaç kişinin kaçmasına izin verdiklerini söylediler.
ولكنهم سمحوا لبعض المستوطنين بالهرب، ليوصلوا الخبر لوالدك، كتحذير.

Savcılık makamı olarak bizler bu olayı işlevselliğimize bir uyarı olarak alıyoruz. Bununla birlikte savunma ve adalet sistemi için de.
لذا فإننا نحن المُدّعين، نعتبر هذا الحادث كتحذير بشأن .أدائنا الوظيفي، وإعادة تقييم نظام العدل والدفاع

Mars bunu bir uyarı olarak anlar ki zaten öyle.
المريخيون سينظروا اليه كتحذير والذي هو كذلك

Kolları ve bacakları Britanya'nın dört bir yanına gönderildi, bir uyarı olarak.
...أما ذراعه وساقاه ...أرسلت إلى زوايا بريطانيا الأربعة كتحذير...

Tarihte hainler, diğerlerine bir uyarı olarak köprülere asılmıştır.
تاريخاً, الخونه يشنقون على الجسور كتحذير للآخرين. "كالفن" لم يكن يريد ان يكون خائناً.

Ve onu bale yerinde uyarı olarak bıraktın.
ثم تركها في أن الباليه كتحذير.

Çünkü ben Tanrı tarafından bir uyarı olarak gönderildim.
لأنّني قد أُرسلت من قِبل الرب كتحذير.

Bir uyarı olarak değerlendir.
التفكير في الأمر كتحذير.

Bunu bir uyarı olarak alın çocuklar.
خذو هذا كتحذير يأ أولاد

Bunu oraya bir uyarı olarak kendim yazdım.
أتخذت ذلك لنفسي كتحذير

Bunu bir uyarı olarak al.
دع هذا يكون تحذيراً لك

uyarı olarak algılasak iyi olur.
يجب علينا أن نعتبر هذا تحذيراً جيّداً.

Bunu uyarı olarak kabul et.
اسمحوا أن يكون بمثابة تحذير لك.